Etiket arşivi: Kalp

Kıyametin kopmasına insanlar mı sebep olacak?

– Bütün canlılarda hücresel bir elektromanyetik sistem ve alan mevcuttur. Canlıların hücreleri birbirleri ile elektromanyetik alanlar sayesinde iletişim kurar. Son yapılan tetkiklerde hastalıklı hücrelerin sağlıklı hücrelere hastalığı elektromanyetik alanlar ile ilettiği tespit edilmiştir.

– İnsan vücudunun kullandığı elektrik enerjisi kalpte üretilir. Kalp, ruhtan güç alarak atar ve kalbin bu atışı sırasında, kalpteki bir kesecik vücudumuzun kullandığı elektrik enerjisini üretir.

– Beyin ve beyincik bu enerji ile bütün vücudu sinir sistemi ağı üzerinden kontrol eder.

– Bu, şu anlama gelir; bir yerde hastalık varsa, beyin orayı gerektiği gibi kontrol edemiyor ya da hiç kontrol edemiyor demektir. Bu da oraya elektrik sinyallerinin gitmediği, o bölgedeki hücrelerin manyetik alan yapısının ve enerji yapısının bozulduğu anlamına gelir. Ve bu da o bölgeden yayılan elektromanyetik alanımızın bozulduğu anlamına gelir… İşte MR (Manyetik Rezonans) cihazları da bunu tespit içindir.

– Anlaşıldığı üzere vücudumuz da dahil, bütün canlıların bedenlerinin temel yapısında elektrik sistemi ve elektromanyetik alan dengeleri mevcuttur. Hatta bir canlılığı olan gezegenimizin ve sair gezegenlerin yapılarında da elektromanyetik enerji ve alan sistemi mevcuttur. Zaten alemde cansız hiçbir şey yoktur. Günümüzde artık sıradanlaşan elektromanyetik alan hususu,  hastalıkların teşhisi ve tedavisinde kullanıldığı gibi tam aksine olarak insanların hasta edilmesi için de kullanılabilir.

– Bu tam olarak şu anlama gelir; Başka yapay bir elektromanyetik alan üreticiden vücudunuza gönderilen manyetik alanlar, vücudunuzun çok kısacık sürede dengesini bozabilir. Yorgunluk, Halsizlik, baş ağrıları, mide bulantıları, asabiyet, hücre yapılarında bozulmalar, organ yetmezliği ve kanser yapabilir.

– Sadece bu kadar mı? Hayır, çok daha gelişmiş bir merkezin saldırısına maruz kalırsanız, size, kulaklarınız devre dışı bırakılarak sadece sizin duyduğunuz sesler ve gözleriniz devre dışı bırakılarak sadece sizin gördüğünüz görüntüler gönderilebilir. Bu, doğrudan beyninizin işitme ve görme merkezlerine gönderilen sinyaller sayesinde yapılır.

– Zihin kontrolü yapılabilir. Duygularınız, siz hissedemeden oynanabilir. Hiç sebepsiz yere sinirlenmeniz, neşelenmeniz, gülmeniz, ağlamanız, gamlanmanız, duygusallaşmanız, sevmeniz, nefret etmeniz sağlanabilir. Var olan bütün duygularınızla olumlu ve olumsuz (pozitif ve negatif) yönde oynanabilir. Zaten insanlık tarihi boyunca sihir ya da büyü denilen şey de budur. Bütün bunları insanlara cinler de yapabilir.

– Çok daha ciddi bir kasıt söz konusu ise, bunu yapanlar, size kendi kurguladıkları rüyaları gösterebilir. Gördüğünüz doğal rüyaları izleyebilir. Çok önceden yaşadığınız ama hatırlamadığınız acı olayları sürekli zihninizde tutabilir. Oturduğunuz yerde zaman ve mekan algılarınızı da bulandırarak sanki oradaymışsınız gibi, sanki o tarihte ve o olayın içindemişsiniz gibi hayaller görmenizi temin edebilir. Ya da uykuda, geceleri sabahlara kadar tekrar tekrar bunları izletip yeniden acı çekmenizi sağlayabilir. Sinir sisteminizi perişan edebilir. Bütün bu ağır yüklere aralıksız günlerce, aylarca ve yıllarca maruz bırakabilir. Bu da bir kaç yıl içinde bedeninizin çöküntüye uğramasına, dişlerinizin çürümesine, cildinizin bozulmasına, saçlarınızın dökülmesine ve ağarmasına, gözünüzün ferinin kaybolmasına, beden dilinizin-mimiklerinizin bozulmasına sebep olabilir.

– Hafızanızı silebilir. Gerçekte yaşamadığınız sanal hatıraları bunların yerine koyabilir. İnsanın yapısı öylesine mükemmel yaratılmıştır ki asla gördüğü ve duyduğu şeyi unutmaz. Sadece istediği an istediği hatıraya ya da bilgiye ulaşamaz. Her şey, her an, her saniye, her görüntü, her ses, her his, her hatıra kalıcı olarak kayıt edilmiştir. Ama buna ulaşamamaya unutmak denilmiştir. İşte ulaşılan söz konusu kıyamet teknolojilerini kullanan bir merkez,  bir gece tertemiz bir insan olarak uykuya girdiğinizde gerçek hatıralarınızın tamamını “ulaşılamaz” yapabilir ve sizi sanal yüklemeler ile, kırk yıllık ayyaş ya da uyuşturucu müptelası birinin şuurunda uyandırabilir.

– Yüzlerce kilometre uzaktaki bir tesisten gönderilen bir takım dalgalar, vücudunuzun hayatiyetini sağlayan ve enerjisinin üretildiği merkez olan kalbinizi durdurabilir. Doğal ya da sonradan üretme olsun, bir enerji alanı varsa eğer, aynı hususiyetlerde fakat çok daha kuvvetli bir enerji alanı ile mutlaka bu alana müdahale edilebilir. 

– Sonunuzun gelmesini isteyenler, beyninizi-zihninizi tam kontrol altına alarak, iradenizi devre dışı bırakarak, bedeninizi bir yüksek binadan atabilir, hayatınızın bir trenin altında son bulmasını ya da bir uçurumun dibinde son bulmasını sağlayabilir. Daha da kötüsü var. Sizin bedeninizden önce aile fertlerinizin, eşinizin, çocuklarınızın, o an yanınızda bulunan insanların sizin eliniz ile öldürülmesini temin edip sonra oracıkta kendinizi de öldürmenizi temin edebilir. Zaten binlerce yıldır cinler bunu insanlara yapabiliyor ve adına cinnet deniliyor.

– İnsan, hayvan ya da bitkilerin doğal yapısına, yapay enerji alanları ile yapılabilecek bu nevi saldırılar, gezegenimizin ve başka gezegenlerin doğal dengelerine karşı da yapılabilir.

– Dünyamızın merkezindeki magma dolu çekirdeği, dünyamızın uzaydaki dönüş yönünün tersi istikamete döndüğü için, çok muazzam bir eletkromanyetik alan üretilmesine sebep oluyor. Kocaman vücudun hayatiyetini sağlayan ve enerjisini üreten kalpteki kesecik misali, devasa dünyamızın enerjisi de bu çekirdeğin hareketi sayesinde temin ediliyor.

– Nükleer santraller bağlanılarak üretilecek çok çok büyük elektromanyetik alanlar sayesinde, bu enerjinin doğru yere yönlendirilmesi sayesinde yapay yağışlar, yapay fırtınalar, yapay depremler oluşturulabilir. Oluşturulmaktadır. Bir adım daha ileri gidildiğinde dünyanın çekirdeğinin dönüşü yavaşlatılabilir hatta durdurulabilir. Bu, dünya üzerindeki bütün canlılığın dengesinin yok olması anlamına gelir. Kuşlar, bütün hayvanlar, insanlar, bitkiler, kutuplar her şey ama her şey bir anda en temelden ölümcül darbe alır. Ve bu, dünyanın güneş etrafındaki yörüngesinden çıkıp savrulmasına, doğrudan güneşe doğru çekilmesine ya da güneş sisteminin dışına doğru serbestçe uzaklaşmasına bile sebep olabilir.

– Dahası, hızla ve büyük gayretler ile atom altı parçacıkların sırlarının çözülmeye çalışıldığı şu günümüzde, bu sırları çözecek olan Siyonist kafası, dünya hakimiyeti kuracağım takıntısı ile, zincirleme olarak kıyameti kopartacak ve her şeyi ama her şeyi zincirleme olarak atomlarına ayıracak bir yöntem bulabilir.

– Asırlardır büyük İslam alimleri “Her şeyi sebeplere bağlayarak varlığını gizlemesi Allah Teala’nın adetlerindendir. Bu nedenle kıyametin kopuşuna bile ademoğullarını ve bulacakları bir tekniğini vesile etmesi mümkündür.” demişlerdir.  


Mehmet Fahri Sertkaya