Etiket arşivi: Reenkarnasyon

İslam’da ruh göçü inancı yok, reenkarnasyon yalan!

Kur’an-ı Kerim’de reenkarnasyona yani ruh göçüne delil olan hiçbir ayet yok. Aksine olarak ruh göçünün olmadığına delil olan çok sayıda ayet var.

Öldükten sonra hayata tekrar ve yeni bir bedenle/vücutla geri dönmek, şehitler için bile yok. Şehitler, “Allah’ım tekrar dünyaya gönder, tekrar şehit olayım, şehit olurken aldığım feyzi tekrar alayım, kendimden geçeyim” mealinde istekte bulunurlar ama onlara “Öldükten sonra tekrar hayata dönmek yok” denilir. Bu manada sahih hadisler de var.

Gazi isimli şahıs da gizli Ermeni, zaten müslüman değil ve bir casusluk faaliyeti yapıyor.

Müslüman Türklerin itikadını kasten bozuyor. Bununla yıkıcı bir faaliyet icra ediyor. Manevi sahadaki bu yıkıcı faaliyetin maddi/zahiri sahada da tesirlerinin olacağını ve Türklerin devletinin bile yıkılacağını biliyor.

Gazi, bunu aldanarak, hatalı bir inanca gerçekten bağlanarak yapmıyor, kasten yapıyor.

Gayr-i müslim birileri çıkıp da ruh göçüne inanırsa, onlara hiçbir şey denilmez. “Sizin dininiz size, bizim dinimiz bize… İslam’da ruh göçü inancı yok” denir ve müdahale edilmeden geçilir.

Lakin müslüman olduğu iddia edilen kişiler ruh göçünü savunurlarsa, buna inandıklarını söylerlerse, İslam hukukuna göre bu kişiler önce ikaz edilir, bunlara nasihat edilir, sonra da bu vahim ve sonsuz felakete götürücü itikattan dönmezlerse, İslam devleti kadın erkek, genç ihtiyar diye ayırt etmeden onları idam eder.

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Cinlerin insan üstündeki etkilerinden bazıları…

Sadece bedenimizin değil, ruhumuzun da organları vardır ve savunmasız/korumasız olan insanların ruhunun organlarına da cinler müdahil olabilirler. Bunun neticesi olarak, yeterli ilmi olmayan Müslümanların, dünyasını ahiretini cehenneme çevirebilirler. 

Reenkarnasyon (ikinci kere ve başka bir bedende dünyaya gelmiş olma) hissi, cinlerden kaynaklanan bir rahatsızlık halidir.

Cinlerin insanların hafızasını silme, sanal hafıza ekme yetenekleri vardır. Bu sadece beynin kontrolü ile ilgili değildir. İnsanın bedeninin organları olduğu gibi ruhunun da organları vardır ve ruhun organlarından biri olan ahfa, insanın görüp duyup his ettiklerinin kayıtlı olduğu yerdir ki göğsün orta kısmında biraz karna yakın tarafındadır.

Cinler insanların manevi organlarına doğrudan müdahale edebilmektedir ki göğsün açılması, genişlemesi ve dolayısı ile müdahaleye açık olması durumu İnşirah (elem neşrahleke) suresinde geçmektedir. Bu açılma, genişleme ve daralma halleri, fiziki anlamda değildir. Ruhi/manevi anlamdadır. Cinler ahfa ile oynamak suretiyle, kişinin daha önce görmediği ve yaşamadığı şeyleri görmüş ve yaşamış gibi his etmesini de sağlayabilirler, daha önce görüp yaşadığı ve hatırlaması gereken şeyleri hiç hatırlamamasını da sağlayabilirler.

Bir insanın gerçek olan hatıralarının ahfasından alınarak, başka bir kişinin ahfasına yüklenmesi de mümkündür. Cinler bunu da yapabilirler. Böyle bir müdahaleye maruz kalan kişi, kendisine ait gerçek hatıraları ile, yüklenen ve başkasına ait olan gerçek hatıraları iyice birbirine karıştırır ve kendisinin iki hayat yaşadığını, daha önce de başka bir bedenle başka birilerinin arasında, başka bir ülkede ve zamanda yaşadığını düşünür. Böyle bir şeye inanmak, öldükten sonra tekrar dünyaya başka bir beden ile geldiğine inanmak ise küfürdür. İslam’dan çıkarır. Zira bunun mümkün olmayacağı Kur’an-ı Kerim’de ayet-i kerime ile açıkça bildirilmiştir. Buna rağmen bu sapkın fikre inanmak, Hz. Allah’ı ve Hz. Peygamberi (s.a.v.) yalanlamak olur. İnsanların sadece bir kere dünya hayatı yaşadıkları/yaşayacakları, Allah yolunda şehit olurken çok büyük bir manevi lezzet alan şehitlerin “Bizi bir daha dünyaya gönder. Senin rızan için bir daha şehit olalım ve bu lezzeti bir daha tadalım” dedikleri halde, şehitlerin bu taleplerine bile olumsuz karşılık verildiği dini deliller ile, tartışmaya mahal vermeyecek netlikte meydandadır. Aksine bir iddiada herhangi bir bahane ile devam etmek, kişiyi sonsuz cehenneme azabına götürür.

Günümüz bilimi de, beyin kontrolü ile buna çok yakın tesirler oluşturabilmektedir. Yani kişilerin istemedikleri anıları silmekte, gerçek olmayan anılar ekebilmekte ve tamamen hafızasını silmekte ya da silinmiş hafızayı tamamen geri getirebilmektedir. Lakin şeytanlar yani kafir cinler, bu işi çok kaliteli ve kişinin kendisinin anlayamayacağı şekilde yapabilmektedir. Bir gece yatıp, sabah kalktığında, kişinin hafızasının/hatırasının büyük bölümü silinmiş olabilir ve bir uzman fark edene kadar kişi bunu ömrünün sonuna kadar bile anlayamayabilir.

Bir takım tuhaflıklar olduğunu fark edebilir ama hafızasının silindiğini ve bu yolla silindiğini bilemez, bu hususta karar kılamaz. Aslında silmekten kasıt da sadece ulaşılamaz hale getirmektir. İnsanın ahfası yani görüp duyup yapıp yaşadıklarının kayıtlı olduğu manevi organı ilahi bir koruma altındadır. Tamamen silinip tahrip edilmesine müsaade yoktur. Hesap günü her kul yaptıklarını banttan yayın gibi buradan seyir edecektir.

Reenkarnasyon hissi, şizofreni, manik depresyon ya da şimdiki yeni adı ile bipolar bozukluk… Hepsi de cinlerden kaynaklanan rahatsızlıklardır ve doğru bir manevi tedavi uygulandığında birkaç ayda kolayca tedavi edilebilmeleri mümkündür.

Sözde bilim Psikiyatrinin ve sözde hekim Psikiyatrların ve ilaç endüstrisinin sizleri daha fazla sömürmesine izin vermeyin. 15-20 yıl boyunca ilaç kullandırmak tedaviye yönelik bir uygulama değildir. Sömürüye yönelik bir uygulamadır. Bu hususlarda bilimsel delilleri ile birlikte daha geniş malumat için bkz: www.tibbinkaranlikyuzu.com

Mehmet Fahri Sertkaya