Etiket arşivi: Konseyler

Oyun kurmuyorum, ciddiyim…

Neler olduğunu bilenler var, bilmeyenler var. Ben buradan bir kısmını anlatayım. Dibe vurmuş, laçkalaşmış haldeki Ankebut Ağı benimle bir iletişim kurabilmek ve anlaşabilmek için günlerce çırpındı durdu.

Aylar önce de bunlarla ortak menfaatlerde yol almak istemiş ve şans vermiştim. Hep oyun kurmuşlardı. Nihayet “Kabine değişecek/değişmeli” mesajları vermemden sonra Tayyip çıldırdı, o bilinen çıkışını sergiledi ve sonra her şey bozuldu. Geçenlerde bir ufacık anlaşma ışığı gördüklerinde hemen, düşünmeden bunu bir daha denediler. Üst üste pek çok hamle yaptılar. Geçenki seferde derslerini aldıklarını bildiğimden, daha da fena hallere düştüklerini, iyice güç kaybettiklerini bildiğimden bu defa ciddi duracaklarını, oyun kurmayacaklarını düşündüm. İhtiyatlı yaklaşarak onlara yol verdim. İlerlediler, pek çok sıkıntılı mesele lehlerine dönmeye, çözülmeye başladı. Anında Türkiye ve dünya meselelerinde yukarı doğru ivme kazandılar. O çaresizlik ve köşeye sıkışmışlık hallerini ise hemen unutup yine şımardılar/şeytanlaştılar.

Baktım yine oyun kuruyorlardı. Birkaç kere ikaz ettim ama ayar almadılar. İkinci defa bu mücadele neticesiz kalmış oldu. Bizi ayakta uyuttuklarını zan ediyorlarken birden her şeyi kesip attım. İnanamadılar, iç tartışmalar/çatışmalar yaşadılar, çok sarsıldılar. NATO bile yukarı doğru ivmesini bir anda tersine çevirdi. Ukrayna meselesi de dara düştü. Her meselede, her yerde aniden çöktüler. Birkaç gündür her konuda rezil olmaya devam ediyorlar.

Son günlerde ise kelimenin tam manasıyla yalvardılar. “Bizler baronlarız. En üst efendileriz. Biz izin vermeden bu dünyada hiçbir şey olmaz. Bu güne kadar Ankebut Ağı’nın görünen yüzüyle, ayak takımı ile mücadele ettin. Şimdi meseleye biz el atıyoruz. Bir şansımız daha yok mu? Anlaşamaz mıyız? Senin hassasiyetlerini biliyoruz ve saygı göstereceğiz? Senin zekanı, stratejini, gücünü takdir ediyoruz ve yanımızda görmek istiyoruz. Cemaatinin başına geçmenden de rahatsızlık duymuyoruz. Gel bizimle ol. İstersen seni aramıza bile alabiliriz. Bu güne kadar aramızda hiç gerçek Müslüman bulunmadı ama sen ilk olabilirsin. mealinde cümlelerle birkaç gün yalvardılar.

Onlara önce gerçekte ne kadar aciz ve tamamen bitmek üzere bir halde olduklarını anlattım. Hemen “Senin yüzünden oldu bütün bunlar” dediler. “Evet, benim yüzümden oldu. Düşmanımsınız, çatıştık ve siz kaybettiniz. Şimdi ise düşman kalarak bir süre ortak menfaatlerde buluşabiliriz. Lakin benim hassasiyetlerim ve bazı şartlarım var.” dedim. İstemeye istemeye ve çok da ümitli olmadan bir şans daha verdim. Gayet makul olan şartlarımı söyledim ve bazı taleplerde bulundum. Günlerdir yine oyaladılar ve oyunlar kurdular. Bu süre zarfında iki gruba bölünüp kendi aralarında da çatıştılar. Bizimle anlaşmak isteyenlere A takımı, istemeyenlere B takımı dedik. A takımı, B takımı karşısında zorlanınca onlara metafizik destek dahi verdik. İstedikleri süreyi de verdik. Süre dolduğunda hiçbir mazeretleri olmasın istedik. İçlerinde gerçekten bizimle anlaşmak ve kurallarımızı kabul ederek dünyayı beraber şekillendirmek isteyen üst isimleri de oldu ve hala bu kanaatteler. Lakin bütüne bakılınca yine şeytanlık ve sinsilik yaptılar. Sanki hala anlaşmak istiyorlarmış ve istediğim şartları ayarlıyorlarmış gibi görünerek oyalarlarken ben icap eden karşılığı verdim. “Böyle yapacağınıza çok yüksek ihtimal veriyordum başından beri… Yine şaşırtmadınız” dedim ve kesip attım. Bunu yaparken de bundan sonra izleyebileceğim birkaç yolu onlara anlattım. Sadece susup kaldılar.

Haklı olarak çok öfkeliyim ve bütün dünyanın onların üzerinden geçmesine izin de destek de vereceğim. Benimle çatışan bir halleri olmadıktan sonra, Yeşiller, Çinliler, Ruslar, İranlılar ya da herhangi bir taraf bunları ezip geçerken işlerini bozmayacağım. Hatta önlerini açacağım. Hatta icabı halinde o taraflara destekler vereceğim.

Cihan da yıkılsa ben hassasiyetlerimden taviz vermeyeceğim. Bir dakika bile maksadım/hedefim dünyalık olmadı. Para, şöhret, alkış, itibar, kadın, makam, rütbe olmadı, olmayacak. Ben bunların değil davamın mücadelesini veriyorum. Bunların peşinde olsaydım şimdiye binlerce kere sahip olmuştum.

Ben kara sevda olduğum kişinin bile peşinde koşmadım. Hiç ama hiç koşmadım. Baktım olmuyor, dinim, duruşum, ahlakım, şartlarım onların kabullenemeyeceği şeyler… Baktım Müslümana kız verecek kişiler değiller, bedeli ne olursa olsun sildim geçtim. “Yapamaz, bu işin tabiatı belli. Gelip bu kapıya kul olacak, göreceksiniz. Tarih boyunca bu hep böyle oldu.” dediler, üstüne üstüne ezdim geçtim, yaptım, sildim. Ben bu günlere çok akıl almaz imtihanlarla hazırlanarak getirildim.

Çok sayıda ülke lideriyle ve lider olmasa da çok sayıda ülkeden tesirli siyasetçiler ve kanaat önderleri ile irtibatım devam ediyor. Her geçen gün de bunların sayıları artıyor. Dünyayı yeniden ve olması gerektiği gibi şekillendirirken yanımda olmaya devam edecek çok sayıda güç unsuru var. Şartları doğru okuyorum. Gücümün farkındayım ve henüz çok azını kullandım/kullanıyorum.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

..