Şu şartlarda bile Tayyip’e, mason tarikatına, İngiltere’ye, CIA’ya, batı dünyasına çalışmaya ve AKPKK ile danışıklı dövüşmeye devam ediyor.
Kemal, “Sayın Yavaş’ın ve İmamoğlu’nun ismi öne çıkarılıyor ama İstanbul ve Ankara’nın yönetimini bırakamayız. Seçmenimize anlatamayız.” dedi. Zaten seçmende yavaş ve İmamoğlu talebi çok güçlü olduğu için onların adları öne çıkartılıyor. Bu belediye başkanlarının tavsiye edeceği CHP’li belediye başkanı adaylarının karşısında başka hiçbir aday kazanamaz. Kemal bu dengelerden ve seçmenin bu halinden bihaber olamaz. Kemal, danışıklı dövüşmeye devam etmek için şartları zorlarken, aldığı kararlar ve yaptığı açıklamalarla kendini iyice açık ediyor.
Türkiye’ye de CHP’ye de ihanet ediyor. Kemal ve çetesi dik dursaydı, son iki ay içinde Tayyip, bir değil birkaç kere bile devrilebilirdi. Adnancıların yok edileceğini, ortalığın fena karışacağını öğrendiği gibi krizlere de girdi. Çok panikledi. Çünkü kendisi de her türlü pisliğin ve ihanetin içinde… Kara paracılarla da Adnancılarla da AKPKK ile de organik bağları var.
Mehmet Fahri Sertkaya