Eski Mısır’da elektromanyetik saldırılar…

Mısırlılar çok sık olarak elektromanyetik saldırılara da maruz kalıyorlardı

Günümüzde HAARP da denilen afet silahlarıyla sürekli vuruldukları için, çareler bulmak istediler. Bu sebeple de piramitleri yaptılar. Piramitlerin bazılarının tepesinde/ucunda büyük altın bloklar da vardı. Bazı piramitler, başka devletlerin elektromanyetik dalgalar göndererek Mısır’da suni afetlere sebep olmasına mani oluyordu. Çünkü o piramitler söz konusu dalgaları/enerjiyi kendine çekiyordu. Bazı piramitler ise Mısır’a doğru gönderilen o elektromanyetik dalgalara set olan karşı dalgalar gönderiyordu.

Çok meşhur olan Keops piramidi, enerjiyi kendine çeken piramitlerden biriydi. Bu piramitte Rus bilim adamları çalışmalar yaptılar ve piramidin enerji sahasında bir şeylere müdahale etmek için yapıldığına kesinlikle kani olup bunu duyurdular.

Bazı sözde bilim adamları ise, piramitleri yapanlarla, binlerce sene sonra teknolojinin kaldırıldığı zamanlarda piramitleri kullanan milletlerin farklı milletler olduğunu ve piramitlerde sonradan teknoloji kullanılmadan oynamalar/müdahaleler olduğunu fark ettikleri halde, onlarca senedir bunu gizlediler.

Hala gizliyorlar ve Nat Geo başta olmak üzere kontrollerindeki Mason/Satanist kadro/sistem/kuruluşlar üzerinden hala insanlara “Piramitler yüksek teknoloji ile yapılmadı. İşte kanıtları” diyerek, sonraki teknolojisiz devirdeki insanların yaptığı müdahaleleri gösteriyorlar.

Çok büyük metafizik ve elektromanyetik çatışmaların yaşandığı o devirde, bitmek bilmeyen depremlerden, fırtınalardan, aşırı sıcaklardan ve soğuklardan ve her türlü suni afetlerden en iyi şekilde korunmak, piramitlerde bulunmakla mümkündü. Bu nedenle idari kadro ve zenginler, asiller hep piramitlerde kalır oldular. Bunlardan bazıları, yaşanan afetlerden mezarlarını da uzun süre korumak için kendilerini piramitlere defin ettirir oldular. Aslında piramitler buz dağının görünen yüzü misali yerlerdi. Onların altlarında da çok farklı farklı yer altı tesisleri vardı ve hala var.

Piramitlerden çok daha eski zamanlarda ve çok daha yüksek teknolojiyle inşa edilmiş olan şu meşhur Göbeklitepe’nin ve benzeri çok sayıdaki tarihi yapının altlarında da hep yer altı tesisleri vardı ve bazılarının altlarında hala var. Bunların bazıları yok olmadı. Zaten Göbeklitepe’de bulunan bir heykelin gözlerini yapmak için kullanılan iki özel taş bile bize anlatılan dünya tarihinin gerçek olmadığını kanıtlamaya yetiyor. O taşları hiç kimse, çok yüksek teknoloji kullanmadan öyle şekillendiremezdi. Bütün Mısır halkı bir araya gelip, bir ömür yemeden ve içmeden o taşlara o şekli vermek için çırpınsaydılar bile yapamazlardı.

Emin olamadığım bir husus var. Piramitleri ilk defa bu maksatlarla, bir Türk olan ve iki bin sene yaşamış olan Hz. Zülkarneyn de yaptırmış olabilir. Bir zaman geldiğinde Hz. Zülkarneyn bütün dünyanın tek hükümdarı oldu. Dünyanın tamamını idaresi altına aldı. Bu gerçekleşmeden önce devletler arasında yaşanan savaşlarda sadece Mısır’da değil, dünyanın çok başka yerlerinde de aynı maksatlarla binalar/tesisler hatta piramit şekilli tesisler yapılmış olmalı. “Çin’deki Türk piramitleri” iddialarına bu cihetten de bakılıp araştırmalar genişletilmeli.

Mehmet Fahri Sertkaya

Bir Yorum Yazın