An itibari ile üfürükçüler, psikiyatrlardan birkaç adım önde

Hem üfürükçülerin hem de psikiyatrların bilimsel dayanakları yok. İki grup da gözle ya da araç gereçle görülemeyen, var olup olmadığı hiçbir şekilde gerçekten ispat edilemeyen ve varsalar mahiyetinin ne olduğu bilinemeyen akıl ve ruh gibi soyut kavramlar üzerine yorumlar yapıp, aklın ve ruhun rahatsızlanması durumunda kendilerince çözüm üretiyorlar. İki grup da varlığı kesin olarak ispat edilememiş ve dolayısı ile bilimsel açıdan bakılınca “yok” kabul edilmesi gereken şeyleri tedavi etmeye kalkıyorlar.

Meydanda olan manzaraya göre, sadece son kırk küsur yıldır ilaçla tedavi uygulaması yapan, öncesinde sadece “insanın kötü anılarını dinleyip bunları aşmasına imkan sağlamalı ve danışmanlık yapmalıyız” temelinde hareket eden ve kökeni bir asrı bile bulmayan, kırk sene öncesine kadar kimsenin itibar etmediği ve kırk sene öncesine kadar komik ve alaycı karikatürlerin en sürekli konularından biri olan sözde bilim Psikiyatri ve psikiyatrlar, hastaları üfürükçüler oranında bile iyi edemiyor. Üfürükçülere gidip şifa bulanlar çok yüksek sayıda iken, sözde hekim olan psikiyatrlara gidip şifa bulanlar adeta mumla aranıyor.

Her meselede “Hani nerede bilimsel dayanakların? Öyle olmaz, gözümle ya da bir teknik araçla göreceğim, laboratuvarda test edeceğim. Sonuçlar alacağım, veriler göreceğim. Somut olacak somut…” diyen bilim adamlarının, mesele Psikiyatri olunca “Böyle bir bilim olmaz. Bu şartlarda Psikiyatrinin üfürükçülükten hiç farkı olmaz” dememeleri de aklı başında herkes tarafından yadırganıyor ve menfaat gereği sergilenen “çifte standart” olarak yorumlanıyor.

Herkes her şeyi her yönü ile tartışıyor da, tartışılamayacak kadar kesin olanı şu; 350’den fazla psikolojik hastalık tanımlaması yapıp uydurup duran sözde bilim psikiyatri sayesinde, dev Siyonist ilaç firmaları her yıl haybeye milyarlarca dolar para vuruyorlar. Üfürükçülerin sadece bir kaç haftada iyi edebildiği hastalar, bazen beş on yıl, bazen bir ömür boyu acılar içinde kıvranmaya ve sömürülmeye devam ediyor.

Mehmet Fahri Sertkaya

Bir Yorum Yazın