Her şey hazır, üzerime düşenleri fazlasıyla yaptım ve pek çok büyük hadisenin yaşanmasını bekliyorum.
İkazlarımı da yapmıştım. Dinleyen dinledi, dinlemeyen kendi yolunu seçti. Hangi tarafın isabetli olduğunu çok kısa süre sonra bütün dünya görecek.
Benden yana duruyormuş rolü oynayan taraflar da hala çok. Onlar da beni değil, kendilerini kandırmaya devam ediyorlar ve çok çok yakında onlar da oyunlarının feci sonunu görecekler.
Söylediğim gibi, metafizik çatışmalar da çok. Bunlar da çok olsun, devam etsin, zorlandığım düşünülsün diye yayınları azalttım. Çok iyi oldu, ümitlendiler, büyük kalabalıklarla saldırdılar ve perişan oldular. Eskisi kadar devasa çatışmalar yaşanmıyor ama yine de bu sefer çok adam kaybettiler. Ölüleri yine çok sayıda…
Bu süre zarfında projeler de çalıştık. Bir proje çalıştık ki yakın zamanda beyaz eşya sektörü tamamen değişiyor. Mutfak eşyaları sektörü de büyük oranda değişiyor. Ankebut Ağının o hala dev görünmeye çalışan ve sorunlar yumağı haline gelmiş şirketlerinin, bu ani ve kökten değişmeye yetişebilmesi, ayak uydurabilmesi mümkün görünmüyor. Zaten değişme patentli buluşlarla olacağı için de ayak uydurmaları imkansız oluyor. Yani bizim tarafta işler mükemmel ayarda devam ediyor. Bazen kırk yıl sonra Türkiye’yi ve dünyayı nasıl değiştirmiş olacağımızı çalışıyoruz. Bazen de bizden sonraki Ademlerin nesillerine/evlatlarına hangi eserleri bırakacağımızı çalışıyoruz. Bazen de uzaydaki diğer gezegenlerde de zulüm ve gözyaşını nasıl bitireceğimizi, oraları da nasıl düzelteceğimizi çalışıyoruz.
“Ölmeyeceğim” demekten artık sıkıldım ama hala “Mfs’ye bir şey olursa biz yolda kalırız” endişesiyle yerinde sayanları görmekten de sıkıldım. Ben en az elli yıl daha yaşayacağım.
Artık hareket vakti, değişmeli bu dünya… Bu dünya değişmekteyken ve değişme tamamlandığında kazananlar kulübünde olmak isteyenler, tam kadro halinde iş başı yapmalılar.
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi