Ne işe yarardı?
Neden o kadar mühimdi?
Neden ele geçirilmeliydi?
Günlük arşivler: 13 Temmuz 2023 - 20:14
Eskiden oralar hep suydu
Şu gördüğünüz dümdüz ve devasa genişlikteki arazide hep okyanus suları vardı.
Karadan açıkta ve dağınık halde kayalıklar, adacıklar ve adalar vardı.
O devirde günümüzden çok ama çok ileri bilim ve teknoloji vardı.
Önce devasa alanın dış hattını doldurdular. Yani dolduracakları alanın dış hattını setle çevirdiler. Bunu yaparken çok gelişmiş kara, deniz ve hava araçları kullandılar. Yapay zekalı araçlar ve robot teknolojisi de kullandılar.

Kayaları başka yerlerden keserek ve eritmeden getirdiler ve zemine doldurdular.
Sonra, etrafını sağlamca çevirdikleri o devasa alandaki bütün suyu dışarı tahliye ettiler. Susuz kalan alanda zemini elden geçirdiler. Zayıf katmanları tıraşladılar. Sonra da istedikleri yerlere lavlar akıttılar, istedikleri yerlere de sert kayalar getirerek zemine bıraktılar. Sonra da istedikleri türden, kendi kimyalarına daha uygun olan toprak çeşidinden bulup getirdiler. “Nereden?” demeyin, zaten hava araçları aynı zamanda denizin üzerinde, denizin içinde, gökte ve ayrıca uzayda kullanılabiliyordu. Kuvvetle muhtemel ki başka bir gezegenden de toprak ve kayalar getirdiler. Zaten istedikleri yerlerde kayalık dağları bile çok zorlanmadan tıraşlayarak düzeltebiliyorlardı. Hatta istedikleri yerlerde lavlar dökerek sıradağlar yapabiliyorlardı.

Ve Hindistan diye bildiğimiz yer de Asya’nın güney hattının büyük kısmı da Amerika kıtası diye bildiğimiz kıta da böyle oluştu… Bunlardan başka, dünyanın farklı farklı yerlerinde de suni müdahaleler var. Lakin, ellerinde o kadar gelişmiş imkanlar varken, bir de yerin altına doğru girdiler, devasa alanların altında çok büyük ve yüksek şehirlerden çok sayıda yaptılar. Dünyanın dört bir yanında yer altı şehirleri dolu…
O Hindistan’ın, Çin’in, Japonya’nın, Kore’nin başta olmak üzere… Asya’daki pek çok milletin genlerinin bozuk olmasından inançlarındaki ve kültürlerindeki konulara kadar her şey, işte bu gerçekle bağlantılı. Dünyamızda zaman zaman uzaylıların açık hakimiyetleri vardı. Her devirde, bu devirde olduğu gibi dünya insanlığından böyle gizlenmiyorlardı.
Hep anlattım ki Nuh as. gemisi ile birlikte dünyaya geri döndüğünde, yanında çok sayıda farklı uzaylı insan türleri vardı ve onlar da dünya üzerinde bir süre açıkça yaşadılar.
İnsan kalmış hiç kimse, Adıyaman’ın Menzil köyünde bulunmasın.
İnsan kalmış hiç kimse, 14 Temmuz Cuma gecesinde ve gündüzünde Adıyaman’ın Menzil köyünde bulunmasın.
Sonraki birkaç ay boyunca İran’a ve Hindistan’a da yolunuz düşmesin.
Jaws hazretlerinin vefatından sonraki o nurlu yüzünün fotoğraflarını çekmediniz mi, paylaşamayacak mısınız?


5.dk

22.dk
23. dakikada, tarikatın İran kökenli/bağlantılı olduğu anlatılıyor.
Menzil tarikatı denilen Çingene-büyücü tarikatının ve onları ayakta tutmak isteyen dünya genelinden çok geniş grupların metafizik saldırıları, dünden beri kesintisiz şekilde devam ediyor.
Anlaşılan o ki bu metafizik çatışmaların neticesi gerçek müslümanlar için çok ama çok hayırlı olacak.
O Menzil denilen şer merkezinde durmadan kapkara büyüler yapılıyor. Çok kızmışlar, sinir krizleri geçiyorlar. “Siz bizim büyüğümüzü korumadınız” diye diye İran’daki ve Hindistandaki uzantılarına da büyüler yapıyorlar.
Orada, Menzil’de islam da yok, insanlık da yok. Oradan ve oranın uzantısı olan ve orayla bağlantılı olan her yerden çok uzak durmak lazım. Duramayan herkes bunun zararını yakın süreçte çok şiddetli ve ibretlik şekilde görecek.
Bu yazdıklarımı da dürüst metafizikçilere hemen doğrulatabilirsiniz. Bunlar, dünya genelinden milyonlarca kişinin doğrulayabileceği gerçekler.

Jaws hazretlerinin torunun düğünündeki tahtı…
Tıpkı Hindistan’dakiler gibi…
Genetik kodları, kökleri aynı zaten ama dünyanın her yerinde davranış kodları da aynı: Çingene zevki…
Paralar nereden mi geliyor? Elbette zengin bir aile, gece gündüz tam kadro halinde çalışıyorlar, hiç boş durmuyorlar ve helalinden her ay milyar dolarla para kazanıyorlar.
Hatta o kazançları ile Beşir derneği bile fonlayıp destekliyorlar. Bir anlatılsa bunların ne kadar hayır sever oldukları, inanamazsınız.
O FETÖ’cüleri elimden alamaz
Şayet biyonik robotla ya da dublörle yerine geçmemişlerse…
FETÖ lideri Fethullah Gülen’in ve çekirdek kadrosundaki kişilerin ölüm haberleri de yakında duyulur.
Bundan sonra, kainat bir araya gelebilecek olsa bile o FETÖ’cüleri elimden alamaz.
Eski takipçilerim hatırlayacaklardır. “2020’lerin Türkiyesinde, şu anda gördüğünüz, bildiğiniz şu bozuk tarikatların, cemaatlerin hiçbiri kalmayacak.” demiştim yayınlarda… Yaklaşık 8-10 yıl oldu ben bunu yazalı…
Bu süreçte kimler kimler oyundan düştü. Yakın geçmişte İsmailağa lideri ve gizli Ermeni büyücü Mahmut Ustaosmanoğlu da metafizikle çarpılarak öldü. Bu gibilerin yerlerine geçenler de yok hükmündeler ve çarpılmaya devam ediyorlar. Mahmut ölmeden çok önce bile o bozuk yolu işlemez, işe yaramaz hale zaten getirmiştim.
O büyücü Cübbeli Ahmet’in leş olduğunun haberi de yakında gelebilir. Eğer sahadaki gerçek Cübbeli ise…
Koca bir kıta bölünüyor mu?
Neler oluyor, her şey nasıl bu kadar hızlı olabiliyor?
Yoksa Afrika kıtasının altındaki yer altı şehir sistemleri de Amerika kıtasının altındaki yer altı şehir sistemleri gibi çok kötü vaziyette mi?
Daha kötüsü, yer altı şehirleri, dünya genelinde, son yıllarda neden sürekli daha da kötü hallere düşüyorlar?
Hindistan’ın altındaki yer altı şehir sisteminin yarıdan fazlası işe yaramaz halde… Çok çok ileri seviyede ve yaygın sorunlar var. Oralar, üstündeki o yükü uzun süre taşımaz. Çok yakın gelecekte Hindistan’ın topraklarının yarıdan fazlasının bile yere batmasını beklemek, abartılı beklenti olmaz. Zaten Hindistanın yeryüzündeki toprakların büyük kısmının kimyevi özellikleri çok farklı. Dünya insanlarının kimyasına uymuyor oradaki toprağın kimyası… Daha çok başka uzaylı insan türlerinin kimyalarına uyuyor. Bu nedenlede Hindistan’da yerin üstünde genetik sorunlar ve türlü fiziki hastalıklar/sorunlar bitmek bilmiyor.
Dünya ülkelerinin Hindistan’dan ziraat mahsülleri almaktan bile çekinmesi gerekiyor. Tıp, akıl, mantık, dürüstlük bunu gerektiriyor.