Kızılay’da bir orta oyunu oynanıyor

Gelenin, gidenden zerre kadar farkı yok. Değişen hiçbir şey yok.

Kızılay’ın bütün kadrosu fesh edilecek. Yeniden yapılanma yapılacak. Bütün her şeyi kamulaştırılacak, ilgili bakanlığa bağlanacak. İdari kadrosundaki devlet yetkilileri arasında yüksek rütbeli subaylarımız da olacak.

Dernek statüsü değiştirilecek. Çok sert ve çok geniş kapsamlı yargılamalar yapılacak. Vatikan’a, Kızılhaç’a, insan ve organ ticaretine ve türlü kara para işlerine kadar yargılamalar devam edecek. Kızılay’da bu güne kadar akıl almaz işler yapmış ve devasa meblağda vurgunlar vurmuş olanların gizli Hristiyan, gizli Yahudi, gizli mason oldukları meydana çıkartılacak. Son afetlerden sonra yaşananlara dair yargılamaların safahatlarında meydana çıkan gerçekler, zaten dünya genelinde benzeri teşkilatların da gerçek yüzlerini meydana serecek.

Kızılay tamamen, her şeyi ile kamulaştırılana kadar, kripto kimlikli ve mason hainler yaka paça toplanana kadar, Kızılay’dan dünyanın muhtelif yerlerine ve Vatikan’a para akışı kesilene kadar, milletimiz Kızılay’ı boykot etmeye devam etsin. Maddi bağışları ve kan vermeyi geçtim, selam bile vermesinler o İslamcı rolü oynayan münafık, Ermeni, Hristiyan, mason hainlere…

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

İşte şöyle gerçekleri yazsınlar artık…


Haber metni…

[The Guardian:

Türkiye’deki seçimde kim kazanırsa kazansın, Suriyeliler kaybetmeye hazırlanıyor.]

Ben, Türkiye’deki göçmen sorununu da aslında çoktan çözdüm, sonucu kesinleştirdim. Dünyada, Türkiye haricindeki herkes ittifak etse bile, bu konuda yapacaklarıma da mani olamayacaklar.

Aklı başında olan Suriyeliler ve diğer sözde mülteciler, Türkiye’den kendileri hızla kaçarlar.

Kalanların başına geleceklerden ben hiç mesul değilim. Sözde vatandaşlık verilenleri, diğerlerinden daha da sert muamelelerle yaka paça kovduracağım. Gayr-i menkul almış da güya vatandaş sayılmış olanlara “Alıp götürebiliyorsanız götürün satın aldığınız şeyi ya da götüremiyorsanız da verdiğiniz parayı kara paracı ve vatan haini Tayyip’ten talep edersiniz ve şimdi, hemen şimdi def olun buradan” diyeceğim.

Bütün bu kesimlerden/kişilerden herhangi biri, bir tane polisime ya da askerime elini kaldırsın, o eli kırdıracağım. Gerekiyorsa kopartacağım. Haddi aşanlarına doğrudan sıktıracağım ve leşlerini de İsrail’e atacağım.

“Alın size Büyük İsrail, alın size leş dolu İsrail. Yolun sonu işte buraya çıkacaktı, çıktı” diyeceğim. “Bir daha bizim ülkemize doğrudan ya da dolaylı yoldan tek bir zarar verirseniz, piyonlarınızdan önce, vatansız ve karaktersizlerden önce sizi ezeceğim” diyeceğim.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Balon, balon, balon…

Şunların hepsi de CIA tarafından şişirilmiş balonlar…

Türkiye’de “Türk siyaseti” de hala yok, “Türk medyası” da hala yok.

Memleketin her şeyi, kripto kimlikli hainler üzerinden başka ülkelerin ve gizli servislerin kontrolünde… Şu gibi hesapların hepsinin takipçi sayılarını bile CIA belirliyor ve “balon” değerler yazıyor. Bu kadarı “bot hesaplar” ile yapılamaz, yapılamıyor. Zaten sistem istese onlara meydan da vermez.

Haber Global isimli, güya 1,67 milyon takipçisi olan, kripto hainlere ait olan sosyam medya hesabında, ülkenin Dışişleri bakanı 13 dakikadır canlı yayında olduğu halde sadece 185 kişi izliyor.

Teknik olarak mümkün mü bu? Söyleyeceği her söz mühim olan bir Dışişleri bakanını, 1,67 milyon sözde takipçi arasından, bir avuç kişi mi dikkate alır da izler? Bu hesap bir haber hesabı ve habere ulaşmak isteyenlerin toplanması gereken bir hesap… O halde?

Şu cumhurbaşkanlığına aday olmaya kalkan ve sosyal medyada CIA’nın kendilerine yazdığı takipçi sayılarını gerçek zan eden, günler boyunca sadece yüz bin imza bile toplamayan piyonların yaşadıkları da aynı şeyleri ispat ediyor. Hesaplarında milyonlarca takipçisi olduğu görülen o kişilerin paylaşımlarının altında da orantılı sayıda yorum ve tepki/beğeni hiçbir zaman yok. Güya memlekette MİT var ama onu da aynı merkez, CIA yönetiyor. Tepe tepe kullanıyor. Çünkü sosyal medya denilen yerlerde kripto kimlikli hainlerin hesapları öne çekildiği ve gerçek Türkler sansürlüğü misali… MİT denilen ihanet ve kara para teşkilatında da kripto hainler her yerde ve gerçek Türklere meydan bırakılmıyor.

Tayyip’in Youtube’daki canlı yayını da hala akıllarda. O canlı yayında vatandaşın gerçek tepkisi anında görüldü ve neye uğradıklarını şaşırdılar.

Gerçek sahibi CIA olan Youtube, ilerleyen süreçte vaziyeti idare edemeyince “beğenmedim” tuşunu bile kaldırmıştı.

CIA’nın o bilinen sözde sosyal ağları ve video platformları, onlarca milleti en ileri seviyede sansürlüyor. Seçimleri de toplumların dini, siyasi, mali, cinsi, askeri tercihlerini de buralar üzerinden sansürlerle, hilelerle, bazen de açıkça zorbalıkla yönlendiriyorlar.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Çok komiksiniz


Gerçekten çok komik bir vaziyette görünmektesiniz.

Ne bekliyorsunuz, bana karşılık vermelerini mi? “Benim devletim”in kurumlarını kullanarak bana operasyon yapabilmelerini mi?

Yabancı unsurların şu hainlerin yardımına koşmalarını mı?

Türkiye’nin idaresine, şunun bunun adına, bu güne kadar hukuksuzca el koymuş olan Bohçalı’nın ve Tayyip’in, bunlarla danışıklı dövüşen o bilinen kişilerin… Ortaya karışık, muhatabı meçhul, manası muğlak, son derece cılız birkaç açıklama yapmasının ardından sorunlarının çözülmesini mi bekliyorsunuz? Oysa it gibi titriyorlar. İlaç destekleri alıyorlar. Bayılıp ayılıyorlar. Korkudan dört dönüyorlar.

Şu şartlarda, çok şiddetli ve son seviyeye gelmiş gerilmenin sakinleşmesini mi bekliyorsunuz?

Şu şartlarda bile, iki kakara kikiri ile, iki artistik patinaj cümleyle yola devam ederek seçim yapabileceklerini mi zan ediyorsunuz? Siyasi ve mali sahalarda kazanabileceğinizi mi zan ediyorsunuz? O Sinan’ı bile tehditle hala yola devam ettirmeye çabalıyorlar. O dahi çoktan pes etti ve son anda köşeden çevirdiler. Zorlaya zorlaya yola devam edebileceklerini mi zan ediyorsunuz? Korkaklarla zafere ulaşacağınızı mı hayal ediyorsunuz?

İşte, bütün maniplasyonlara, hukuksuzluklara, sahte satışlara, alışlara ve karşılıksız basılmış devasa paralara ve keyfi yasaklamalara, yönlendirmelere rağmen borsa can çekişiyor? Üstelik memlekette kamu ve özel bankalara dahi tamamen keyfi ve hukuksuz talimatlarla yönlendirme yapabildikleri halde vaziyet böyle… Borsa gün sonunu iyi kapatmaya çabalıyorlar ama işleri çok zor. Günü iyi kapatsalar ne olacak, ertesi gün onlara güneş doğayacak.

Olmayacak duaya amin diyorsunuz. Ben de hepinize baştan beri şunu söylüyorum: Şu sözde seçim olmayacak, yapılamayacak. Milletin iradesine ret çekilerek, her yanı hileli, hukuksuz, yalan ve ihanet dolu sözde seçime izin ver-mi-yo-rum.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Hey Kemal! Bay Kemal!


Şu aşağıdaki habere bir bak, Ruslar sana diyorlar?

Delil var mı, delil? Delilin varsa hemen paylaş ve kendini akla, delilin yoksa bu yaptığın, yalancılığının, karaktersizliğinin, müfteriliğinin, bütün milleti ahmak yerine koyduğunun, hukuk tanımaz olduğunun, diğer sözde adaylarla danışıklı dövüştüğünün, bir seçim tiyatrosunda daha kara paracılara, terör örgütlerine, Türkiye düşmanı ülkelere ve gruplara piyon olduğunun, bir milli güvenlik sorunu da olduğunun en açık tezahürlerinden biridir.

Bu işi Rusya’nın yaptığına dair delilin varsa derhal Muharrem İnce aklanmalıdır, Türkiye ile Rusya arasında sonu savaşa kadar gidebilecek bir sert hesaplaşma da başlamalıdır. Delilin yoksa, derhal sen yargılanmalısın ve kimlere ne maksatla çalıştığın da artık meydana çıkartılmalıdır.

Utanmaz, sıkılmaz, çekinmez, karaktersiz, yalancı, fitneci, orta oyuncusu, Tayyip’in piyonu rezil mahluk seni… Çıkıp çıkıp hala vatandaşlarımıza ahlak satıyorsun. Senin etrafında olabilenler de senin kadar utanmaz, kızarmaz, karaktesiz ve hain olmalılar ki bütün bunları içlerine sindirebilmeliler.


***

Habet metni:

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘kumpaslar ve kasetler’ hakkında Rusya’ya yönelttiği suçlamaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Kremlin Sözcüsü, “Diğer ülkelerin içişlerine ve seçim süreçlerine karışmadığımızı defaatle söyledik ve bunda ısrarcıyız. Resmi olarak beyan ederiz ki, herhangi bir müdahale söz konusu olamaz. Eğer birileri Kılıçdaroğlu’na böyle bir bilgi vermişse, bunlar yalancıdır” ifadelerini kullandı.

Peskov: Biz, Türkiye’yle ikili ilişkilerimize çok ama çok değer veriyoruz, zira Türkiye, şimdiye dek karşılaştığımız tüm bölgesel ve küresel sorunlarda çok sorumlu, egemen ve düşünülmüş bir tutum sergiledi.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi