Türkiyeyi, imansız, namussuz, utanmaz, küstah, iyilik bilmez, mikrop gibi insanlarla dolu, sefil bir terör ülkesi olarak görmek istiyorlar. Kanına, iliğine kadar da sömürmek istiyorlar.
Uzaylı insan türleri arasında, şu süreçte hangi kısma gelindiğini bilenleri, ölmekten çok korkanları ve ağlaşanları çok sayıda…
Çevremizdeki denizlerin belli başlı noktalarına, çoktan yerleştirdikleri ve çok gelişmiş teknolojili sistemler var.
Bunlar sayesinde, eğer isterlerse, depremsiz dev dalgalar (tsunamiler) da yapabilirler. Öncesinde deniz dibini dondurmak zorunda da değiller.
Şayet haber verdiğim afetler yaşanırsa deniz suyuna girmeyin, yağmurlarda ıslanmayın. Bu hususta daha önce bilgilendirme yapmıştım. Bir süre deniz mahsülleri de yemeyin.
Yaşanacak enerji yoğunluğu nedeniye çok yüksek sayıda elektrik santralinde, çok çok yüksek sayıda elektronik cihazda (Tabletler dahil her çeşit bilgisayarda, cep telefonlarında, ölçme cihazlarında, ve dahi eletronik sistemli araçlarda, bakır sargılı ve indiksüyon temelli cihazlarda) eş zamanlı sorunlar yaşanabilir.
Santralleri, cihazları korumaya almak çok zor iş değil…

Alarm kur
Saat: 2:50
Askerlerimizin topluca ölmelerini çok istiyorlar. Gerekiyorsa kışlalarımızdaki açık alanlarda kışlık çadırlar kurulacak ve askerlerimiz çadırlarda yatırılacak.
En ufak bir risk taşıyan binalarda askerlerimiz gündüz de gece de tutulmayacak. Gerekiyorsa çadırların arası da açılacak ve belli bir noktaya toplanılmayacak.
Yiğit bir gün, korkak her gün ölür.
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi