Rus bilgisayar korsanlarının şuraya buraya saldırdığına dair haberlere hemen inanmayın. Yaşanan sorunların çoğu bilgisayar korsanları ile alakalı değil.
Şurada burada grevler olduğuna dair kandırmalara da kanmayın. Bazı yerlerde bir anda grevleri kendileri örgütlüyorlar. Çünkü uçakları uçamıyor, sistemleri çalışamıyor. Sefer iptal etmeseler artık iyice dikkat çekiyor. Grev görüntüsü oluşturarak gizlemeye çabalıyorlar.
Bu arada, çok sayıda büyük havayolu şirketi de an itibariyle çöktü, iflas etti. Gizlemeye, ayakta tutmanın bir yolunu bulmaya çabalıyorlar.
Her zaman dediğim gibi, boşuna uğraşıyorlar.
Türkiye’nin yarıdan fazlasını dümdüz etseler bile artık bir çıkış yolu bulamazlar. Onlarca devlette peş peşe devasa iflaslar olacak, hükumetler de peş peşe yıkılacak. Dünya dengeleri artık açıkça, somut şekilde İstanbul merkezli olacak.
İran’ı, Irak’ı, Suriye’yi, Kıbrıs’ı, Ege adalarımızı, Yunanistan denilen kadim topraklarımızı da kısa sürede alacağız. Bizi durduramayacaklar.
Türkiye’de ABD ve NATO üsleri de kalmayacak. Bir tane yabancı asker de tutamayacaklar. Sözde büyükelçiler, sözde konsoloslar da meydan yerlerde asılacaklar.
Mekke, Kudüs ve İstanbul… Bu üç nokta ve aralarında kalan bütün hat, resetlenecek.
Hasarlar alıyorlar, sürekli hareket halindeler. Patlamalar, arızalar, kısmi çökmeler yaşandığı için de araçları durmadan hareket ettiği için de yer altından sesler geliyor.
Bölgede yaşanan her sarsıntı tabii deprem de değil bir suni deprem saldırısı da değil.
Yer altı uzaylı şehirleri çöktükçe şimdi de büyük kısmı tekrar denize dönüşür. Benim meselem değil. Benim sorumluluğum dahilinde değil… Herkes insan gibi davranmayı, insan gibi yaşamayı ve insanlık namına mücadele vermeyi öğrensin ya da başlarına ne gelecekse gelsin…
Yerin altı mı üstü mü, ikisi beraber mi helak oluyormuş, umurumda değil artık. Herkes ettiğini bulur/yaşar. Herkes hak ettiğini yaşar. Türk dünyası da başındaki insan şeytanlarını, İslam düşmanlarını ya devirecek ya kendisi devrilecek.
Dünya üzerinde depremler ve çökmeler durmadan devam edeceği, dünyanın her yerinde yaşanacağı için dabbetül arz denildi.
Yerin her bölgesi debelenecek, hareketlenecek ve yıkılacak. Bazı yerleri ise dibe çökecek, batacak.