(Bu yayın, Mehmet Fahri Sertkaya’nın sosyal medya uygulamasında bir takipçisi ile yazışmasının tek taraflı olarak yayınlanmış halidir)
Akademi Dergisi takipçisi: – Merhaba, bir paylaşımınızda telefon numaranızı paylaştınız. Sonunun 666 ile bitmesi bana tuhaf geldi. Onca numara alınabilecekken bu olmasının sebebini merak ediyorum acizane ? Bir keresinde Youtube’da Kuran paylaşımları yapan, epeyce de yüksek takipçili bir hesabın admini mail paylaşmıştı. Murat666@gmail gibi bir şeydi. Doğal olarak bu bana hiç normal gelmedi ve değil de zaten. Arkadaşıma sordum, size sormamı önerdi. Ne diyeceğinizi merak ediyorum ?



Mehmet Fahri Sertkaya: – Merhaba. Şu gizli Ermeni ve Yahudileri ifşa ederken bile “Sadece isim ve soy isimlere bakılarak, bir kişi hakkında suçlama yapılamaz. Denk gelebilir.” diyorum. Birilerinin şifre olarak kullandığı hem isim hem de soy isim, her şeyden habersiz ve masum başka biri tarafından ve art niyetsiz şekilde kullanılabiliyor. Dahası, insanlar isimlerini kendileri koymuyorlar, soylarını ve dolayısıyla soy isimlerini de kendileri baştan tercih edemiyorlar.
Hal böyle iken, 666 rakamı satanistler tarafından kullanılıyor diye, bir kişinin bir faaliyetine 666 rakamı denk gelmişse, o kişi bunu kesinlikle kasıtla ve art niyetle yapmış olmuyor. 0 554 360 56 66 numarasını en az 15 yıldır kullanıyorum. Daha fazlası da olabilir, emin değilim. Cep telefonu hattı alırken de birkaç numara arasından seçme hakkım bile olmadı. Zaten seçerek alınan bir telefon numarası gibi de durmuyor. Seçme imkanım olsa, kesinlikle daha düzgün ve hatırda kalan bir numara tercih ederdim.
Benzer bir hususu da açıklayayım ki bu cevabımı herkese açık şekilde paylaşacağım. Benim kimlikte ismim hala Tunçay Tokay olarak geçiyor ve bu da gizli Ermeni şifrelemesine uyuyor. Lakin, bunları ben belirlemedim, seçmedim. Ömrümce de Tunçay ismini hiç kabullenmedim, sahiplenmedim. Aklım başıma ilk geldiği anlardan itibaren bu isim bana basit ve bir insana konulmayacak bir isim olarak geldi. Böyle değerlendirdim. Çevrem de beni Tunçay olarak değil, gerçek ismim olan Talha olarak bilir. Çünkü kimlikte değiştirmemiş olsam da 18 yaşıma gelince ismimi İslami usullere göre değiştirdim ve kendim Talha ismini seçtim.
Soy/sülale ismimiz de Tokay değil. Sülalede tok, toka olarak geçiyor. Baba demekten kaçındığım o Firavun, gençlik yıllarında kendisi mahkeme kararı ile Tokay’a çevirmiş. Akrabalarım arasında ve hatta bilebildiğim kadarıyla sülalem içinde, kendini Ermeni kabul etmiş hiç kimse de yok. Son süreçte sülaleye dışarıdan gelen/sızan (mesela öz teyzemle evlenen) gizli Ermeniler olmuş.
Şimdi ben bu isim ve soy isme, bu şartlarda sahibim diye, Ermeni mi oldum? Olmadım… O hiç sevmediğim telefon numarası öyle denk geldi diye de satanist ya da mason da olmadım.
Şurası da var ki sadece Yahudilik, masonluk, satanistlik sembollerle ve şifrelerle dolu değil. Dünya genelinde türlü türlü farklı akımlar, inançlar, tarikatlar ve bunların bazı şifrelemeleri ve sembolleri de var. İnsanlar, hayatın olağan akışı içinde bazı tercihler yaparken ya da tercihine bırakılmamış hadiseleri yaşarken, bir yerinden bir şekilde o şifrelere ya da sembollere uymuş da olabilir. Bu nedenle ben, gördüğü her 666 rakamının bile satanist mesaj olduğuna yoran, giydiği kotta, içtiği çorbada bile illuminati şifreleri aramaya başlayacak kadar ayarı kaçırmış olanlarla 8-10 yıldır mücadele ettim, ediyorum.
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi