Sahra çölünü yeşerteceğiz. Kuzey Afrika ülkelerinin tamamına fayda sağlayacak konumda ve büyüklükte bir suni iç deniz açacağız. Bu denizi besleyen geniş ve derin kanallar da açacağız.
Bu projeye giriştiğimiz gibi, Afrika halklarından mukim olanlarından ya da başka başka ülkelere çalışmaya/geçinmeye gitmiş olanlarından yüz binlerce kişiye hemen iş imkanı sağlamış olacağız. Onlara kısa sürede çok kaliteli teknik eğitimler vereceğiz.

Suni deniz ve kanal işini yaparken, daha en baştan itibaren maden, hazine ve tarihi eserler de çıkartacağız. Şifalı doğal taşlar da çıkartacağız. Ayrıca bölgedeki silisli kumu/toprağı dünyanın başka bölgelerine naklederek türlü yeni projelerde kullanacağız. Evlerde mobilya yapmak için bile ağaçlar kullanılmayacak, bu silisli kumdan geliştirilmiş çok sağlıklı, çok ucuz, çok sağlam ve çok güzel görünüşlü malzemeler kullanılacak.
Yani daha şu projeye başladığımız anda bile proje kendi masraflarını karşılamaya başlayacak bir vaziyete gelecek. Ben başlangıç için gerekli olan yeterli nakit parayı da hazırlayacağım. Hiçbir sömürgeci ülkeden kredi alınmayacak. Dünyanın her bir yerinden işini düzgün yapan, Ankebut Ağına mensup olmayan büyük şirketlere de bu projelerde yer vereceğim. Dini, dili, ırkı ne olursa olsun, medeni insanlar gibi yaşayan herkesin şirketi bu gibi projelerde yer bulabilece. Terörle, kara parayla, organ ve insan kaçakçılığıya, LGBT sapıklığıyla, satanislikle, büyücülükle bağlantıları olanlar en küçük bir kenarından bile iş alamayacaklar, dışarıda kalacaklar.

Ben, hassasiyetlerime dikkat eden şirketleri/tarafları da uzlaştıracağım. Afrika’da mevcut bulunan tarafları da uzlaştıracağım. Afrika’ya baharın, huzurun, barışın gelmesini sağlayacağım. Sorunları merkezinde çözmeye devam edeceğim. İlerleyen safhalarda da Afrika insanlarının bütün sorunlarında yanlarında olacağım ve hiçbir zaman hukuktan, vicdani tavırlardan ayrılmayacağım. Oralarda daha fazla kan ve göz yaşı akmasına, oraların daha fazla sömürülmesine izin vermeyeceğim.
Hususiyle son iki senedir, büyük bir sabırla benim Türkiye’de iktidarı resmen de ele almamı bekleyen çok büyük gruplar/topluluklar var Afrika’da… Vaktin çok çok yakın olduğunu müjdeliyorum onlara… Yakında hep beraber çok büyük işleri yapacağız. Öyle ki Afrika’nın maddi ve manevi refahını batılılar dahi kıskanacaklar.

Bu, Afrika’da yapacağımız tek büyük proje değil, başka başka projeleri de Afrikalılarla ve dünyadaki muhtelif taraflarla beraber yapacağız. Bir yandan da zahiri ve manevi eğitime çok ehemmiyet vereceğiz. Hem dünyevi/fenni ilimlerde hem de manevi/dini ilimlerde çok yüksek seviyede hizmet veren ve markalaşmış eğitim müesseseleri olacak Afrika’da… Cemaatimi elime açıkça aldıktan sonra, Afrika’nın manevi eğitimine çok büyük ehemmiyet göstereceğim.
Afrikalıların, geçinmek, karnını doyurmak, iş bulmak, rahat yaşamak, iyi eğitim almak için Afrika dışına çıkmak zorunda kalmadığı bir Afrika’yı, mümkün olabilen en kısa sürede tesis edeceğim.

Kuzey Afrika’ya yapacağımız suni iç denizin ve kanalların etrafında, yüzlerce yeni büyük şehir, on binlerce semt tesis edilecek. Bunların alt ve üst yapıları yapılırken de Afrikalılar hep iş/çalışma imkanları bulacaklar. Denizin ve kanalların olduğu yerde temiz/içilebilir su sorunu olmayacak. Temiz enerji sorunu da olmayacak. Afrika’da su ve elektrik enerjisi çok bol ve çok çok ucuz olacak. Bu da Afrika’nın kısa sürede maddi ve manevi refaha ulaşmasında büyük bir vesile olacak. Kanallar ve suni iç deniz sayesinde Kuzey Afrika’nın her yerinde ziraat, hayvancılık, balıkçılık yapılabilecek. Hızlı bir şekilde sanayi/imalat sahaları da oluşacak ve işsizlik sorunu kalıcı olarak çözülmüş olacak.

Önümüzdeki birkaç sene içinde bilim ve teknolojide ani şekilde çığır atlanacak. Şu anda dünyada mevcut olan madencilik, hafriyat, mühendislik teknolojileri çok değişmiş ve gelişmiş olacak. Dağlar, kayalar, kar, kış ya da aşırı sıcaklar, bize mani olamayacaklar.
Sahra’nın altında da uzaylıların üsleri/şehirleri var. Kuzey Afrika’nın çöl halinde kalmasını, acılar ve göz yaşları içinde olmasını asıl isteyenler de onlar. Lakin ben bu büyük sorunu da çözdüreceğim. Onlar da ya benim sistemime dahil olup yerin altında huzur ve adalet içinde, kendi anlayış ve dinlerince yaşayacaklar ya da insanlığa düşmanlık etmeye devam ederken gerekli karşılıkları vereceğim ve yok olacaklar.
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi