Doğu Türkistanda çembere aldığım yere bakın…


Orayı da bir iç denize çevireceğim ve buna da kimse mani olamayacak. Kara denizi Hazar denizine bağlayan kanal açıldıktan sonra yol çatal yapacak. Bir yandan Basra körfezine doğru bir kanal hattı açılmaya devam edilecek. Bir yandan da Türk dünyasının içinden diğer kanal hattı devam edecek. Türk dünyasına giden kanal, kırmızı renkle çembere aldığım yerin denize dönüşmesini sağlayacak.

Arazi her yönüyle müsait. Orayı henüz kuru iken iyice işleyeceğiz. Maden ve tarihi eser bulma çalışmaları yapacağız. Bol bol silisli kum da çıkartacağız ve çok farklı sahalarda kullanılacak o kum ve toprak… O silisli kuma da çok ihtiyacımız olacak. Gerekirse oraya kuru iken devasa tesisler yapacağız. Denize döndüğünde bile sorunsuz şekilde maden çalışmaları yapmamızı sağlayacak, deniz yüzeyinden yüksek tesisler olacak bunlar. Yüzlerce kere şiddetli suni depremler yapılsa bile hiç sorun yaşatmayacak bu tesis…

Bölgenin altında uzaylı üssü/şehri var ama mesele bile değil. Ya bana uyacaklar ya da yok olacaklar. Ben o kısmı da kolayca çözeceğim.

Hem kanallar, hem de Doğu Türkistan’da yapılacak bu deniz, bütün Türk dünyasını ihya edecek. Her yere hem deniz suyu hem içilebilir ve ziraatta kullanılabilir su gitmiş olacak. Peş peşe yapılan tesisler, kanaldan ve denizden sürekli olarak içilebilir su üretecekler. Her yer bol bol sulanabilecek. Her yer yeşillendirilecek. Çöller yok olacak.

Kara hayvanlarının çeşitliliği çok artacak. Kanatlı hayvanlardan böceklere kadar, türlü hayvanlar her yere yayılacak ve bölgenin canlanmasını sağlayacaklar. Kanalda ve denizde bol bol deniz canlıları da olacak. Bölgede zorlu iklim şartları hızla değişecek. Ormanlar yayılacak. Hayat kolaylaşacak, geçim sıkıntısı kalkacak. İnsana yakışmayan kara ve kanlı işler yok olacak. Ticaret artacak ve kolaylaşacak. Ağır nakliye çok kolaylaşıp ucuzlayacak. Onlarca yeni ve büyük şehir kurulacak. Sürekli iş/çalışma olacak ve İşsizlik yok olacak. Daha onlarca farklı yönde saymakla bitmez faydalar sağlayacak.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Bir Yorum Yazın