Sefer kanunları cari olacak


İstanbul boğazından herhangi bir yöne doğru… Rusya’ya ya da İran’a ait olan ya da bunlarla bir şekilde bağlantılı olan sivil ya da askeri gemiler ya da denizaltılar geçerse…

Ben, öncelikli olarak o gemilerin geçmesine izin veren Türkiye’deki etkili ve yetkili kişileri… Devamında ise, dünya genelinde bunu sağlamak için herhangi bir şekilde hamle yapan etkili ve yetkili kişileri muhatap alırım. Hesabını onlara sorarım.

İran ve Rusya ile harp halindeyiz. Henüz sıcak çatışmalara açıkça dönüşmemiş olan bu harpte, harp hukukunu uygulayacağız. Hazer kanunları değil, sefer kanunları cari olacak.

Şu ana kadar İstanbul boğazı etrafında birikmiş olan ve görünüşte sivil/ticari gemi gibi duran ama arka plandan Rusya devletinin kontrolünde/sahipliğinde olan o gemiler de yükleri de ganimettir. İlk ulaşan ve eline alan hayrını görsün. Gemisi de içindeki yükü de onun olsun. Normalde ganimetin eşit dağıtılması gerekir ama bu defa alanın elinde kalsın, meselem değil…

Bizim hukukumuza göre, harplerde sivil insanların canlarına olduğu gibi mallarına da asla dokunulmaz. Biz şu anda da hukukumuzun dışına çıkmış değiliz. Çünkü sivil görünen araçlar aslında sivil değiller. Ayrıca, Rusya’nın ve İran’ın Türkiye’den asırlardır sürekli olarak çaldığı paralar ve maddi kıymete haiz diğer şeyler var. Milletimizin Rusya’dan ve İran’dan çok büyük alacakları var. O halde vaziyet anlattığım gibidir ve milletimiz namına o gemilere ve yüklerine derhal el konulabilir. Bunun Türkiye devletinin resmiyeti/bürokrasisi içinde kalınarak yapılması da şart değildir. Hiç kimse de ortalığın daha fazla gerilmesinden çekinmemelidir. Ben zaten daha fazla gerilme ve devamında sıcak harp peşindeyim. Bu fırsatı kaçırmayacak hem Rusya’yı hem de İran’ı aynı anda tarihin karanlık sayfalarına gömeceğim.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Bir Yorum Yazın