Şu gemileri uydulardan kolayca patlatabilirler. Başka başka tekniklerle de patlatabilirler. El konulacaksa hemen konulsun. El konulmayacaksa da araları açık şekilde başka başka yerlere dağıtılsınlar. Boğazın iki girişine de yakın durmasınlar. İyice açığa gitsinler.

Şunların Kazakistan’a ait görünenlerinin arkasında bile yine Rus işadamı gibi gösterilen Rusya casusları/piyonları var. Yine Rusya devleti var. Yine Rusya devleti ile danışıklı dövüşen batılı taraflar var. Bundan böyle boğazlarımızdan Rusya’nın suyu, ekmeği bile geçirilemeyecek.

Son defasında, Londra’dan aldığı talimat icabı Düzce merkezli suni depremi yaparak, bu ülkedeki milyonlarca sivil ve masum insanı aynı anda öldürmeyi denemiş olan Rusya… Hem Türkiye, hem Türk dünyası hem de bütün dünya insanlığı için bir baş belasıdır. Rusya ve İran gibi ülkelerin var olmaları, şu andan gelecek nesiller için bile bir tehdittir. Parça parça edilmeleri de yok edilmeleri de insanlığın, hukukun gereğidir. Rusya’nın piyonluk yaptığı Londra da aynı şekilde…

Ben hala bu ülkede gayr-i resmi hükumetim. Resmiyete, bürokrasiye takılmam, oyalanmam. Sorun edilecek bir şey kalmadığını, zaten Rusyanın üzerine üzerine gideceğimizi, başlattığı bu savaşta yok olmasını sağlayacağımızı da açıkça yazdım. Herkesin bu husustaki ciddiyetimi, kararlılığımı da anladığına eminim. Bu hususta kimseye mühlet de vermeyeceğim. Türkiye’de yaşayan etkili ve yetkili insanlar arasından, Ruslara ve İranlılara selam veren hiç kimseye de bu ülkede hatta bu dünyada nefes alma hakkı vermeyeceğim.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi