Salgınlar


Korona yalanları tam da yayılırken ben ceza evine alındım. Şayet dışarıda olsaydım, hizmetime devam ediyor olsaydım, bütün dünyayı bu sahte kaosun içine çekemezlerdi ve çok ilerlemeden de bozardım. Tahliye olduktan sonra hemen hizmetime yeniden başladım ama korona oyunlarını hızlıca bozmak istemedim. Buna da çok şaşırdı Ankebut Ağı… Çünkü ben on buçuk ay süren ceza evi sürecinde kendimi daha da geliştirdim, daha çok olgunlaştım, insan denilen mahluku daha da yakından tanıdım. Bazı hususlarda daha da kararlı oldum. Hızlıca bozmak istemedim çünkü bu insanlık ayardan çoktan çıktı ve musibetler insanların aslında hayrına oluyor. Hidayetten nasibi olan varsa, acılardan sıkıntılardan ötürü de olsa titreyip kendine gelecek, Allah diyecek olanlar varsa, onların hayrına oluyor. Ayrıca bu kaoslar zamanında, musibetler zamanında çok sayıda insan şeytanları da öldükleri için bu da kalanların hayrına oluyor. Dahası, korona oyunları sırasında biz dünya genelinde dünyalı ya da uzaylı birkaç milyon insan şeytanını sessiz ve tepkisiz şekilde cehennemine gönderme imkanı bulduk. “Korona deyin, gömüp geçin” diye bu nedenle de tekrarla yazdım.

Yeni bir sahte salgın başlatmak ya da korona sahtekarlığına yeniden devam etmek de istediler, arka planında çok büyük kara para işlerine devam edeceklerdi ama yine İstanbul engeline takıldılar, takılıyorlar, takılacaklar. Bundan sonra sadece gerçek bir salgın başlatabilirler ve İstanbul buna mani olmayacak.


Mfs – Ezber bozan – Akademi Dergisi

Bir Yorum Yazın