Ciddi ciddi beni alabileceğini düşünenler var. Benimle bağlantılı olduğunu düşündükleri bazı kişileri de almayı düşünüyorlar. Bu hafta sonu İsrailliler otellerinden çıkamasınlar, kapılarını bile açamasınlar, bu bir yana, anlaşılan o ki biz meydanları sararak çatışacağız ve ülkemizi koruyacağız. Anlaşılan o ki bizi hızlandıracaklar.
Bu hafta sonu İstanbul’da yaşanacaklar, anlaşılan o ki dünyanın onlarca ülkesinde son dakika haberleri olarak verilecek. Anlaşılan o ki bu hafta sonu Türkiye gerçek manada hürriyetine kavuşacak ve Türkiye, Türkiye’yi örtülü işgal altında tutmanın maşaları olan içimizdeki İsrail’i, Mason tarikatını, masonları, gizli Yahudileri, gizli Ermenileri boğacak…
Anlaşılan o ki Türk milleti sokakları, meydanları dolduracak. Devletini hainlerin ellerinden kısacık sürede söküp alacak. Sözde mültecileri belki de sadece iki gün içinde sınırlarından dışarı atacak. Haydi, biz silahlarımızı yüreklerimizle tutuyoruz, kim çıkabiliyorsa karşımıza çıksın, zaten onlar gelmeyeceklerse de biz geliyoruz.

Devlet bizim, millet biziz… Biz ordudayız, emniyet teşkilatındayız, sokaktayız, caddelerdeyiz, esnafız, vatandaşız, memuruz, öğretmeniz, her yerdeyiz
Türkiye, Türklerindir, Türk rolü oynayan gizli Yahudilerin, gizli Ermenilerin değildir. Bu hengamenin neticesinde ne burada sözde mülteciler kalabilir, ne o sözde büyükelçiler ve büyükelçilikler, ne NATO ve ABD üsleri, ne AKPKK, ne MHPKK, ne danışıklı muhalefet partileri kalabilir. Sonraki safhada ne “Suriye krizi” denilen bir mesele kalır, ne BOP ne büyük İsrail projesi hatta ne de İsrail denilen bir devletçik kalır.
Şimdi bileğine, yüreğine güvenenler gelsinler. Tek gelemeyenler ittifak halinde gelsinler. Başlasın artık milli şahlanış. Gök girsin, kızıl çıksın hainin bağrından…
Burası İstanbul, artık burası Türkiye’nin değil dünyanın başkenti…
Mehmet Fahri İstanbullu | Akademi Dergisi