Kraliçe’nin maşalarını çok kötü günler bekliyor
– Kraliçe, Ege Denizi’ndeki hakimiyetini kaybetmek istemiyor.
– Bu nedenle, elindeki Yunanistan maşasını da riske atmaktan hiç çekinmiyor.
– Sadece Ege adalarını aldığımız da bile artık Yunanistan onun için pek bir şey ifade etmiyor
– Yunanistan’ın aort damarının boğulması/düğümlenmesi, bir bütün olarak Avrupa’nın da düğümlenmesine sebep olacak.
– Suriye’deki askeri ve idari/siyasi bütün unsurlarımızı ne kadar erken çekebilirsek, Türk milleti, bölge halkları ve dünya insanlığı için o kadar hayırlı olacak. Batı/NATO cephesini ise o nispette hızlıca dev gibi sorunlara sevk edecek. Batı/NATO cephesi aç ve biilaç kalacak.
– Kraliçe, dünya halkları gözünde batı dünyasının iyice değersizleşiyor olmasından şikayetçi. İnsanların batıya saygısı ve özentisi kalmayacak diye çok endişeli.
– Yunanistan’da iç çatışmalar çok kuvvetleniyor. Batı’ya/Kraliçe’ye maşa olmak istemeyen Yunanlar “Küçücük bir devletiz, neyimize güvenerek her gün Türkiye’ye kafa tutuyoruz” diyorlar. Şu anda bile Yunanistan’da siyasi bir kaos hakim.
– NATO, Yunanistan’a destek vermeye çalışacak ama sözlü açıklamaların, kınamaların ötesine geçemeyecek. Daha fazlasını yapabilecek güçte de değil, istediği saha şartlarına sahip de değil.
– Ege adalarını ve Yunanistan ana karasını “haklı olarak” alırken, yanımızda başka devletler de açıkça saf tutacaklar. Bunların bazıları, donanmaları kuvvetli devletler olacak.
– Miçotakis başta olmak üzere Yunan yetkilileri kameralar karşısında güçlü, cesaretli, kararlı görünmeye çabalıyorlar ama kapalı kapılar arkasında ve görüşmelerde ahlanıp vahlanıyorlar. “Türkiye ile karşı karşıya gelmek sonumuzu getirir. Çok büyük kayıplarımız olur” mealinde konuşuyorlar. Kraliçe tarafından emirler geldiği için, mecburen karşımızda tavırlar yapıyorlar.
– 06.06.2022 tarihine dikkat etmek gerekiyor. Masonlar, Satanistler ve daha başka kesimlerden görünseler de çoktan Satanistleştirilmiş kişiler, bu tarihin rakamlarının toplamında 666’yı buluyorlar. Bunu da Satanistçe yorumluyorlar. O gün mühim şeyler gerçekleştirmek isteyebilirler. Yapacakları bazı hamleleri o güne erteleyebilirler. Yine o gün dünya genelinde çok büyük satanist ayinleri gerçekleştirebilirler. Mülteci haline düşürülüp de kaçırılmış insanlardan on binlercesini o gün dünyanın dört bir yanında İblis’e kurban ederek büyü ayinleri yapabilirler.
– Çin ile Tayvan ve Japonya arasında denizde restleşmeler hatta çatışmalar yaşanabilir. Çin, batmış haldeki batının yaptırımlarından gereksiz yere çekiniyor. Batının Rusya’ya uyguladığı yaptırımlar bile daha şimdiden batıyı krizlere soktu. Eş zamanlı olarak Çin’e de ciddi yaptırımlar yapmaları batının batak halini daha da gözler önüne çıkartır. Batı, Rusya’ya uyguladığı yaptırımlarda bile hızla geri adımlar atmak zorunda ve atacak.
– Afrika’dan, Asya’dan, Avrupa’dan, Amerika kıtasından, Ortadoğu’dan olan taraflar arasında, İstanbul ile yan yana yoluna devam etmek isteyenlerin sayısı hızla arttı, artıyor.
– Artık sahaya inmem için şartlar çok daha müsait ve ilk fırsatta açıkça sahaya ineceğim. Ben sahaya inince hükumet mi devrilir, dünya mı karışır, hiçbiri benim meselem değil. Daha inmeden bile epeyi gerildi ve karıştı şu dünya zaten… Gerginlikler, karışıklıklar, çatışmalar, kaoslar hep bana yarıyorlar. Sahaya inişim çok gecikti, çok uzadı. Uzadıkça sıkılıyorum ve daha fazla sıkılmak istemiyorum.
Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi