Akıl alır gibi değil


Doğalgaza konutta %30, sanayide %40 zam daha yapıldı. Ülke, çok büyük bir savrulma ile savrulacak ama hainlerin umurunda bile değil. Her şartta sadece Kraliçe’nin emirlerine itaat ediliyor.

Sınırları dahilindeki enerji, gıda, ziraat, besicilik, eğitim, adalet, sözde mülteci krizleri dahil olmak üzere, en acil onlarca krizine müdahale etmeyen AKPKK-MHPKK koalisyonu, bu şartlarda “ikinci İsrail”i oluşturmak ve BOP’u son bir hamleyle ayakta tutmak için ordumuzu Suriye’ye göndermeye çabalıyor.

Hiç zaman kaybedilmeden “Ordu millet el ele, hep birlikte hürriyete” sloganıyla bir hain ve terörist temizleme operasyonu başlatılmalı. Bütün siyasi partilerin temsilcileri, iktidar ve muhalefet ayrımı gözetilmeden tutuklanmalı ve TBMM’de kurulacak şeffaf mahkemede dünyanın gözleri önünde yargılanmalı. Yoksa bu devlet ve bu millet, bu hainlerin umurlarında bile değil ve çok daha büyük felaketlere sebep olacaklar.


Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Kalın kafalı teröristler, hainler

Kraliçe’ye hizmetkarlık eden, bu devlete ve millete ihanet eden bütün kalın kafalılar iyice anlamalılar ki İstanbul hükumeti izin vermedikçe TSK hiçbir yere operasyon yapmayacak.

Ordumuz, İngiltere’nin, İsrail’in, ABD’nin ya da başka ülkelerin menfaatleri için hiçbir hamle yapmayacak. Ordumuz, tampon bölge iddalarının arka planında hiçbir yerde ikinci bir İsrail de kurmayacak. Hiçbir yerde kara para işlerine de alet olmayacak. Ordumuz, içine sızdırılmış mason subaylardan da talimat almayacak.

Birilerinin maksadı gerçekten terörün önünü kesmek ve bitirmekse, işte baş teröristler her gün haddi iyice aşıyorlar. Önce siyaset sahnesindeki, sözde siyasi partilerdeki, TBMM’deki, devlet ve ordu kademeleri içindeki teröristleri temizlememiş olan bu devlet, nereye ne maksatla operasyon yapıyormuş. Yığınların zekasıyla topluca alay edercesine yapılan bu çıkışlar “Ben de aynı teröristlerdenim” diye ilan etmekten başka hiçbir şey değildir.

Teröristlerin, hainlerin, İbrahim Kalın gibi bu derece kalın kafalılarını seçe seçe ve kasten mi Ankara hükumetine gönderiyor o Kraliçe, bilemiyorum ama karşımızda olanlar, hadlerini iyice aşıyorlar. Sabrımızın sınırlarını zorluyorlar. Kraliçe’nin emriyle Türk milletinin, Türk ordusunun ve başta da İstanbul’un iradesine rest çekenler, postallar altında ezilirler.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Terörist dayanışması

Ülkemizdeki en büyük teröristlerden biri olan gizli Ermeni Kemal Kılıçdaryan, haddini iyice aştı…

Sülalesi, kendi gibi teröristlerle dolu olan Kemal Kılıçdaryan, terörist yüzünü bir kez daha gösterdi. Onlarca senedir kul hakkı yiyen, kullandıkları elektriğin parasını bile ödemeyerek vatandaşlarımızın sırtına yükleyen… Son zamanlarda faturalarını ödemeye zorlanan ve buna hukuksuz şekilde direnen… Çoğunlukla terör örgütlerine sempatizan ya da destekçi olan kitlelere… Hukuk dışı ve terörsit dayanışması kapsamında sözler verdi. İngiliz Kraliçesi ile sıkı bağlantılar içinde olan, Kraliçe’den dizbağı nişanı verilmiş olan gizli Hristyan Abdullah Gül ile de sürekli paslaşan Kemal “Bizim iktidarımızda Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Şırnak, Siirt ve Batman’da çiftçiye elektriği ücretsiz vereceğiz.” dedi.

İnsanlar merak ediyorlar. Oralarda çiftçilik yapanların ayrıcalığı ve üstünlüğü nedir. Kürt görünen gizli Ermeniler, gizli Süryaniler, gizli Ezidiler olmaları mıdır… Terörü, bebekler ve çocuklar da dahil olmak üzere sivil insanların bile acımasızca katledilmesini, ülkenin bölünmesini meşru gören, destekleyen ve bunları talep eden kişiler olmaları mıdır…

Anayasanın eşitlik ilkesine açıkça aykırı olan bu kararırınn, bir hukuk devletinde uygulanması zaten mümkün değildir ve suçtur. Bunca yıldır siyaset sahnesinde olan Kemal’in ve etrafındaki gizli Yahudi, gizli Ermeni, gizli Hristiyan çetenin bu kadarcık olsun hukuk bilmeme ihtimali mi vardır.

Tayyip’in iyice köşeye sıkıştığı ve aslında hükümsüz kaldığı şu günlerde Kemal, neden üst üste toplumu gerecek, bir yandan da teröristleri etrafına toplayacak ve toplumun tepkisini de üzerine çekecek açıklamalar yapmaktadır. Bir taşla kaç kuş vurmaya çalışmaktadır. Aynı şeyi, bir mafya anası olan gizli Yahudi Meral Akşener’in de birkaç kez denediği gözler önünde. “Aman kalabalıkların desteği/oyu hızla bize akmasın, aman AKPKK biraz daha iktidarda kalsın” demek olan bu davranışları sergilemeleri yönündeki talimatı bu hainler, bu teröristseviciler, bu çift kimlikle yaşayan omurgasız sürüngen ve kara paracı tipler, yine ABD’nin Ankara’daki sözde büyükelçiliğinden mi, İngiltere’nin sözde büyük elçiliğinden mi, yoksa yine MİT’ten mi yoksa doğrudan CIA’dan mı aldılar. Derhal gözler önüne serilmesi gereken asıl mesele budur.

Sözde muhalefetin de tıpkı AKPKK ve MHPKK gibi terörist dostu oldukları, beraberce her türlü kara para işlerini bu güne kadar yaptıkları ve yapmaya devam ettikleri gözler önündedir. Hepsinin tek merkezden talimatlar alan ve birbirleriyle danışıklı dövüşerek Türkiye’ye, Türk milletine hatta insanlığa ihanet eden insan şeytanları oldukları gözler önündediler. Bunlara artık gereken sertlikle müdahale edilmelidir.

Bu ülkede kanunlar önünde bütün vatandaşlar eşittir. Hiçkimse, diğerinden üstün ya da ayrıcalıklı değildir. Terör örgütlerine taban oluşturan kitleler yargılanıp cezalandırılırlar, cezaları da genellikle idam cezası olur ve topluca infaz edilirler. Bunlardan henüz suç işlememiş olup da sempatizan sınıfında kalanları ise, hukuka uygun şekilde tehcir edilirler. Bu yapılmazsa, 1915’teki gibi millet kendini müdafaa faaliyetleri icra etmeye başlar ve yine aynı sonuca çıkılır.

Teröristlere taban oluşturan kitlelerin davranışlarını meşru görmek/göstermek, bunlara bir de ayrıcalıklar tanımaya kalkmak, ancak baş teröristlerin, teröristlerin siyaset sahnesindeki temsilcilerinin teşebbüs edebileceği bir alçaklık ve teröristliktir. Kavala da Selahattin Demirtaş da benzerleri de aynı bu konumda ve zihniyette oldukları için, bu türlü suçların içinde oldukları için Kemal ve çetesi tarafından sürekli olarak müdafaa edilmektedir. Bu çetelerin işbirlikleri de aslında gözler önündedir.

Hala altılı çeteye kanunların emir ettiği müdahaleleri yapmayan adli yetkililer, bu suçlara ortak oluyorlar ve çok yakında, bu milletin öfkesi çelikten bir yumruğa dönüşerek bütün teröristleri ve hainleri ezdiği o günlerde, bu terör çeteleriyle birlikte yargılanırlar ve asılırlar.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

Derhal iade edilmeli

Rusya Federasyonuna ait kamu fonlarına ve Rusya vatandaşlarının mal varlıklarına hukuksuz şekilde el konuldu. Açıkça gasp edildi. Bu, apaçık şekilde gözler önünde olduğu halde, her gün kırk kere insan haklarından, hukukun üstünlüğünden, hürriyetlerden, milletler arası hukuktan bahseden devletler/yetkililer ve STK’ler topluca sustular. Bu süreç, tarihe yine kara bir sayfa olarak geçti. Batı aleminin iddialarında, söylemlerinde ne kadar da art niyetli olduğunun, çifte standartlı olduğunun, başkalarına dayattığı değerleri kendilerinin ret ettiğinin, yine bir tezahürü, yine bir resmi oldu.

Avrupa Birleşik Devletçikleri (AB) çatısı altında da aynı hukuksuzluklar sergilendi. Bu teşkilatın çatısı altında da yağma, gasp, hırsızlık suçları çok kere işlendi. Biz Türklere de “medeniyet, adalet, sanat, ilim ve teknoloji numunesi” olarak dayatılan Avrupa’nın da aslında ne olduğu bir kez daha gözler önüne açıkça serilmiş oldu.

Hiç zaman kaybedilmeden bu haksızlıkların düzeltilmesi hukukun gereğidir. Haklar, hak sahiplerine iade edilmeli, sebep olunan maddi ve manevi zararlar da tazmin edilmelidir. Başlarında bulundukları devletlerin kurumlarının gücü ile milletler arası seviyede gasp ve yağma suçu işleyen liderler ve başında bulundukları organize suç çeteleri yani hükumetleri, milletler arası mahkemelerde yargılanmalılar.

Gerçek liderler, gerçek hükumetler, hiçbir mazeretle hukukun dışına çıkmazlar, hırsızlık, yağma, cinayet suçları işlemezler, işletmezler.

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi