Papa-Sistani görüşmesi

Gizli bir Süryani Hristiyan olan Sistani, Papa’yı gergin ve endişeli görünce neyi olduğunu sordu. Papa, çaktırmadan devam etmesini işaret etti. Bir süre normal seyrinde bir konuşma yaptılar.

Ardından Papa şöyle konuştu: “Hepimiz, hepimiz…Sen ve tüm halkın çok büyük tehlikedeyiz. Bundan asırlarca öncesinde olduğu gibi… İnsanların uyanıp kendilerine gelip, içlerine iyiliğin yerleşip, merhameti aramalarına az kaldı. Çok, birçok yerden bu iş için uğraşan görevliler var. Hepsi ölümlü olmayabilir. Bazıları ölümsüz ve onlara katlanabilmek çok zor. Birçok, birçok dostum öldürüldü. Ve buna sebep olanlardan biri bile ele geçirilmedi. Böyle sinsi bir ağın hedefinde sen ve diğerleri de var. Daha çok yaşamalıyız. Daha fazla kalpleri öldürmeliyiz. İyilik anlayışını kazıyıp atmalıyız.

Tanrı bize bu konuda çok kızgın. Çünkü hepimiz korkup bir köşeye çekildik ve saklandık. Buraya çok zor geldim ve daha fazla merasime katılmak zorunda kalmak istemiyorum. Bu önemli bilgiyi sana verdim. Çünkü yok olmamamız gerekiyor. Aklını yitirmiş gibi bakıyorsun… Umarım dediklerimi anlamışsındır.”

Sistani de şöyle karşılık verdi:

“Farkındayım, farkındayım…Tehlike çok yakınımızda. Çok, çok yakınımızda. Bazen bir nefes kadar yakın hissediyorum. Dediklerini anlıyorum. Burada bulunan birçok şeyh ile bunları konuştuk. Hepsi her gece çalışıyor ve gayret gösteriyorlar (Durmaksızın büyüler, ayinler yaptıklarını ifade ediyor.) Tanrı işe yaramayanların ölmesine izin verecektir ve herkes kendinden sorumludur. Tabii ki istediğini yapabilirsin. Seni geçirmek için eşlik edeyim…”

Papa aslında bir biyonik robot olduğu için metafizikle çok çarpılsa ve içindeki uzaylı perişan olsa da dışarıya hepsi yansımıyor. Buna rağmen dışarı yansıyan görüntüsüyle bile perişan halde bir Papa var sahada…

Lakin… Sistani’nin halini her bakan görebilir. Onun halini görmek için metafizik kabiliyetlere sahip olmak bile gerekmez. O kadar çok haddi aştılar ve bize karşı hep büyüler yaptılar ki metafizikle karşılık verdiğimizde çok şiddetli çarpıldılar. Bu nedenle de çok az görüntü verdiler. Sistani’nin idare edecek bir halde görünebilmesi için ona Papa ve Vatikan’daki çetesi tarafından da ayrıca büyüler yapıldı. Adam o anlarda biyolojik bir robot gibiydi. Kendinde bile değildi. Papa ve çetesi emirlerindeki cinleri de kullandılar. Bunu sadece Sistani’ye değil Irak’ta muhatap olacakları herkese en başından itibaren yaptılar, yapıyorlar.

Şeytanlaşmış bir çete, zahirde/görünürde Hristiyan rolü oynayarak aslında Satanistlik yapıyor. Aslında Satanist olan bu çete İslam yurdu Irak’ta kendilerine aşırı alaka ve sevgi varmış görüntüsü verebilmek için hem tehdit, hem büyü, hem cin, hem metafizik hem de basın medya kartlarını bir arada kullanıyor.

Dün de yazmıştım ki bu ziyaret neticesiz, faydasız bir ziyaret. Görüntü vermek için yapılan bir ziyaret.

Türkiye hiç zaman kaybetmeden yoluna devam edecek. Papa bile devreye girse işte böyle çaresiz kalacak.

Mehmet Fahri Sertkaya

Ünlü modacı mı insan şeytanı mı?

Ne seviyede bir tasarımcıydı bilmem, anlamam ama hiç iyi bir medyum/metafizikçi değildi. Boyundan büyük işlere kalkışıyordu.

Hakkındaki haberde şunları yazmışlar:

Muğla’nın Ula ilçesinde yaşayan dünyaca ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk, evinde ölü bulundu. Aslı Yılmaztürk’ün şüpheli ölümüyle ilgili jandarma ekipleri geniş çaplı soruşturma başlattı

Çilingir yardımıyla içeri giren Akyaka Jandarma Karakol Komutanlığı ekipleri, genç kızın yatakta cesediyle karşılaştı. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Aslı Yılmaztürk’ün cesedi cenaze aracıyla otopsi yapılmak üzere Muğla Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı.

Vücudunda delici ve kesici herhangi bir yara izine rastlanmayan Yılmaztürk’ün şüpheli ölümüyle ilgili jandarma ekiplerince geniş çaplı soruşturma başlatıldı.

Gizli Yahudi ve Satanist Aslı Yılmaztürk’ün ölmesiyle Kardeş Payı dizisinin gizli ve gerçek senaristi Sadık Gürbüz arasında bağlantı var.

Kardeş Payı dizisi, insanların bilinçaltına Satanizmi, her zaman her şartta kötülük yapmayı, insanlıktan çıkıp insanlığın düşmanı olmayı aşılamak için sinsice kodlanmış ve herhangi bir medeni/çağdaş hukuk devletinde milli güvenlik sorunu görülüp de ikinci bölümünün yayınlanmasına bile izin verilmeyecek bir diziydi. Bir hukuk devletinde bunu yazan, çeken, oynayan, oynatan/yayınlayan herkes idam cezası kapsamında yargılanırdı.

Lakin kadronun nerede ise tamamı gizli Yahudi, birkaçı ise gizli Ermeni ve bilmem ne bela tipler… Ülkede iktidar hala bu Türk Müslüman rolü oynayan insanlık düşmanlarının elinde… Şu sözde diziyi yayınlayan da gizli Yahudi Ferit Şahenk… Hedef İslam inancını tamamen yok etmek, İslam ahlakını, ibadetini ve hukukunu tamamen yok etmek, iyilik ve sevap inancını/kültürünü yok etmek, kötüleri ve kötülüğü iyi görüp sevdirmek, kendinden başkasını düşünmediği gibi sürekli olarak kötülük yapmayı üstünlük görecek sapık bir itikadı hakim kılmak, bunu espirilerin ve mizahın içine karıştıra karıştıra yapmak, nabza göre şerbet vermek ve dolayısıyla Türk milletini ve devletini bu yollarla çöküşe sürüklemekti. Milyonlarca TC vatandaşı o sözde dizi ile manen/ahlaken zehirlendi, zehirleniyor. Hala yeni ergen çok sayıda TC vatandaşı, en çok da Youtube’da bu sözde diziye denk gelerek adeta devrelerini yakıyor, fıtratını bozuyor.

Kardeş Payı dizisinin görünürdeki senaristleri gerçek senaristler değillerdi. Gerçek senarist, Alevi maskesi takmış bir gizli Yahudi ve Satanist olan, milletin dinine, sonsuz saadetine, ahlakına, namusuna, ruh sağlığına, vatanına-devletine ve ayrıca gelecek nesillere bile tuzaklar kuran Sadık Gürbüz’dü. Sadık Gürbüz ayinlerde İblis’e insan kurban edecek kadar sapıtmış ileri derecede insanlık düşmanı bir Satanist.

Metafizik sahada kısa sürede aldığı darbelerden öyle korkup endişelendi ki bu sahada iyice mahir olan olmayan tanıdığı herkesi o panikle sahaya çekti. Aslı Yılmaztürk de sahaya çekilenlerden biriydi. Kendince Satanist usullerle büyü ayini yaparken çarpıldı. Çarpılıp kendini yatağına attıktan kısa süre sonra da öldü.

Sadece Aslı değil, Gürbüz’ün cepheye çektiği başka büyücüler ve metafizikçiler de öldüler, ölüyorlar.

Mehmet Fahri Sertkaya