Dünyada artık Covid-20 de yayılıyor…

“Doktorlara göre, yeni salgın, yeni bir koronavirüs türünden kaynaklanıyor. Bu virüs çok daha agresif ve daha hızlı çoğalıyor”

Vietnam’da turizm, hava trafiği ve toplu taşıma yeni salgından çok etkileniyor. Zorunlu olmadıkça sokağa çıkmak yasaklandı. Bazı bölgelerden turistler tahliye ediliyorlar ve bazı bölgelere uçuşlar durduruldu. Vietnam salgınla mücadelede yeni bir safhaya geçti.

Dünya insanlığına bu gerçek artık açıklanmalı

Dünyada artık Covid-20 de yayılıyor.

Covid-19 gibi Amerikan/CIA üretimi olan Covid-20 bir süredir dünyanın her yerinde görülüyor. Baştan beri “İkinci dalga” deyip duran yetkililerin çoğu, Covid-19’un ardından Covid-20’nin geleceğini biliyorlardı. Bu, en baştan çalışılmış, kararlaştırılmıştı.

Bir süredir Türkiye’de de Covid-20 vakaları görülüyor. Sağlık Bakanlığı “Virüs (Covid-19) mutasyona mı uğradı” diye ülke genelinde araştırmalar/tetkikler yaptırıyor ama bu acımasız planın bir parçası… Yeni bir virüs dolaştığını o sağlık bakanı Koca da onun sözde bilim kurulundaki gizli Yahudi ve gizli Hıristiyan vatan hainleri de biliyorlar. Covid-19 ülkemize gelip iyice yayılmadan aylar öncesinden tedbirler alabilirlerdi, almadılar, gelmesini ve yayılmasını beklediler. Şimdi de Covid-20’nin iyice yayılması için zaman kaybettiriyorlar.

Mehmet Fahri Sertkaya

Marina hepinizle dalgasını geçiyor, hepinizi kandırıp sömürüyor.

Marina’ya güvenip de metafizik tekniklerle yol almayı epeydir deniyorsunuz ama bilin ki Marina’nın size söylediklerinin hepsi, evet hepsi yalan… Ara sıra birkaç bir şeyi tutturabiliyorsa bilin ki o da genel manzaraya, karakterime, geçmiş yayınlarıma, ifadelerime/görüşlerime bakarak tahmin yapıp tutturması iledir.

Marina metafizik tekniklerle beni ve ekibimi hiçbir zaman göremedi ve şimdilerde de göremiyor. Resmimi görmemiş olsa, beni sizlere tarif bile edemezdi.

Marina’nın güçlü cinlerini çoktan öldürdüm ve o kartı da elinden aldım. Zaten bu güne kadar hiç kimse cinlerle ya da medyum kabiliyetleri ile bizi göremedi/dinleyemedi. Marina’nın cinleri de birkaç bilgi kırıntısı haricinde hiçbir şeyi duyamıyor, göremiyorlardı… Marina’yı defalarca çarptım ve pek çok kabiliyetini de yitirdi. Bunu sizlerden gizliyor.

İsterseniz, bana güvenmeyip Marina’yı çok kolay bir şekilde test edebilirsiniz. Sizlerle dalga geçtiğini hemen anlayabilirsiniz.

Mehmet Fahri Sertkaya|Akademi Dergisi

Devlet hastahanelerinde bebekler çalınıyor. Organlar çalınıyor. Cesetlerden parçalar çalınıyor.


▪️Selam aleyküm hocam. Kısaca yazayım. Bunca işinizin arasında bi bakarsanız çok minnettar olurum size. 19.09.2017 de ikiz bebeklerimize kavuşmak üzere, yani doğum için Ümraniye eğitim ve araştırma hastanesine gittik. Sabah 7.30 gibi. Kontrolleri yaptılar. Bir sıkıntı olmadığını söylediler. Saat 15.00 gibi doğum gerçekleşti. Fakat çocuklardan birinin(kız olanın) anne karnında yaklaşık 1 hafta önce öldüğünü söylediler. Bana bir ölü bebek gösterdiler. Anlayamadım. Kafam allak bullak oldu. Sabah kontrolü yapan doktor, ikisinin de sağ olduğundan emin olduğunu söyledi. Ben olayın üstüne gidemedim. Çocuğu aldım defnettim. Fakat o günden beri aklıma takıldı kaldı. Sonra sizin bu insan kaçakçılığı, bebek kaçakçılığı ile ilgili yayınlarınızı gördükçe iyice şüphelendim. Hocam yavrumuzu çalmış olabilirler mi bizden. Yit destek olabilir mi bu konuda bize. Allah razı olsun.


v.a.s. Bahsettiğin Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastahanesi ve Zeynep Kamil Kadın Ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastahanesi gibi hastahaneler başta olmak üzere, Türkiye genelindeki kamu hastahanelerinin bir kısmında ne yazık ki çocuk kaçırma işleri yapılıyor.

Bunu da Ankebut Ağı’na bağlı olarak sahada faaliyette olan mafyalar yapıyor. Bunlar, devlet/hükumet gücüyle kollandıkları gibi adli sistemde de kollanıyorlar. Emniyet teşkilatının ve istihbarat birimlerinin bu sorunun üzerine gerçek manada gitmesi engelleniyor.

Başka yerlerden başka yollarla temin edilmiş çocuk cenazeleri, çocukları sağ doğan ailelere veriliyor ya da çocukları ölü doğmuş ailelerle anlaşılıyor ve onların ölü doğan çocukları sizler gibi ailelere teslim ediliyor. Sağlıklı doğmuş çocuklar da satılıyor.

Aynı zamanda söz konusu hastahanelerde, ameliyat sırasında ölen kişilerin, karınları zaten açılmışken bazı organları alınarak karınları dikiliyor ve organları çalınıyor. Hatta geçen sene de yazmıştım ki ameliyat masasından kalkabileceği halde bazı hastalar kasten kaldırılmıyor ve organları için öldürülüyor. Ameliyat sırasında öldüğü söyleniyor. Yine herhangi bir sebeple ölmüş hastaların vücut parçaları da çalınıyor. En çok da kornealar çalınıyor. İlik sıvıları çalınıyor. Bu, ülke genelinde işleyen bir çark… Çok anlatmıştım ve sert tepki göstermiştim. “Cesetlerden parçalar çalınıyor, bunu AKPKK hükumeti kasten yaptırıyor. Bunu sağlamak için yasaları bile oynuyor.” demiştim ve detaylara girmiştim. Ben anlatmaktan yoruldum ama devletin kolluk kuvvetleri, adli makamları varken tutup bu hususlarda sahada operasyonları da biz yapacak değiliz. Bunca acı gerçekler yıllardır bu kadar açık şekilde yazılıp anlatılıyorken bu devletin istihbarat servisleri, kolluk kuvvetleri, adli yetkilileri, idari yetkilileri ne yapıyorlar, nasıl kayıtsız kalabiliyorlar, aslında öncelikli olarak bunun sorgulanması ve bunun üzerine gidilmesi gerekiyor.

Ümraniye Eğitim ve Araştırma’da Başhekim bile bu sisteme çalışıyor. Daha pek çok hastahanede Başhekimler bile bu sisteme çalışıyorlar. Personelin arasında bir kısmı da sistemin parçası oldukları için kolayca bu şeytanlıkları yapabiliyorlar.

Kızın hakkında bir bilgiye ulaşamadık ama metafizik tekniklerle bakıldığında hayatta ve sağlıklı olduğu görülüyor. Bundan ötesine de gidilemiyor. Devlet kurumları içindeki iyi niyetli kişilerin bir an önce daha da gayrete gelmeleri gerekiyor ve sen de savcılığa suç duyurusunda bulunmalısın. Soruşturma başlatılmasını sağlamalısın. Senin gibi binlerce baba var. Bu vakaların hepsinde “Bu nasıl olabilir” şüpheleri var. Çocukları için her şey yolunda gitmişken, son günü bile hiçbir sorun yokken, doğum sonrası “Maalesef kaybettik” denildi bu kişilere… Yetkili/ilgili kurumlar/şahıslar bu konuların üzerine gerçekten gitmek istesinler, her yerinden her tarafını yakalarlar ve kısa sürede bu sistemi çökertirler.

Tekrar tekrar söylemek icap ediyor, bir tekrarla daha söylüyoruz;

O hakim ve savcıları asacağız


Başka yolu kalmadı: Bu hainleri devireceğiz, o sözde hakim ve savcıları yanlarında asacağız.

Mehmet Fahri Sertkaya|Akademi Dergisi

Beklenen felaketler yarından daha yakın olabilir – Rüya tabirleri

“Selamün aleyküm hocam,
Türkiye’de ve dünyada beklediğiniz felaketler yarından daha yakın olabilir.

Bugün gördüğüm rüyamı anlatmak isterim. Rüyamda memleketteydim. Akşam vakti arkadaşımla evimizin önündeki caddesinde dolaşıyorduk. Birden şimşekler ve fırtınalar kopmaya başladı. Bazı anormal olaylar olduğunu hissediyordum. Hemen eve kaçtık, güç bela girebildik. Elektrikler kesik, hiçbir elektronik alet çalışmıyordu. Mutfaktaydım, yemek için soğan soyuyordum. Soğan elimden düştüğünde normal bir hızla düşerken, soğanın içi sanki ayda gibi süzülerek yere iniyordu. Dünyanın yer çekimi bozulmuştu sanki. Hemen içeride uyuyan abime göstermeye, uyarmaya gittim. Oda uyanmış ve şaşkın halde hem duvardaki hem de kolundaki saate bakıyordu. Daha ben birşey söyleyemeden bana saatlerin geriye doğru çalıştığını söyledi. Hemen arka camdan dışarıya baktım, güneşin battığı yere ve gördüm ki güneş doğuyor.”

“O sırada pencerenin yanında ateist olduğunu bildiğim bir arkadaşım korkmuş ve şaşkın bir ifadeyle bana bakıyordu. Ben de dedim ki güneş batıdan 2. kez doğuyor. O sırada gün doğdu ve bir yanardağ patladı. Yeşil ağaçların arasındaki evler kuru topraklar arasında simsiyah oldular ve aralarında bir de camii vardı. Kaçışın imkansız olduğunu düşündüm. Ön cama koştum, dışarı baktım. Yağmur yağıyordu ama şu değil yağa benzer bir şekilde. Böyle birşey olacağını siz yazmışsınız ve bunun gerçekleştiğini size söylemek istedim. Odadan telefonumu almayan gittim, benim kaldığım odaya birkaç damla o yağmurdan giriyordu. Nasıl olacağını düşündüm çünkü heryer kapalıydı. Sonra salona annemin yanında gittim. Bunca felaket arasinda evimiz sağlamdı ve her zamanki balkon manzarası hiç bozulmamisti. Balkon kapısından esen esintiyle rahatladım. Annem kendinden emin bir şekilde oturmuş bana bakıyordu. Sonrasında ruyamdan uyandım.”

Tabiri:

📡 Herkesi şaşkına çevirecek, şoka sokacak hadiseler (felaketler, aşırı yağışlar, depremler, fırtınalar, tsunami, kuraklık, kıtlık gibi) yaşanacak. Rüya sahibi de yakınlarını ya da sevdiği arkadaşlarını kaybedecek. Sonrasında hayatı, düzeni, ruh hali tamamen değişecek.

🔌 Yaşanacak felaketlerin büyük kısmına elektromanyetik silahlar, sismik silahlar ve çok yüksek teknoloji ile üretilmiş ama insanlıktan gizlenen stratejik silahlar sebep/vesile olacak… Bu türlü saldırılar sırasında hedef bölgelerde bir süreliğine elektrikler kesilecek. Elektrikli ve elektronik aletler zarar görecekler. İnternet ve iletişim altyapıları da bir süreliğine kullanılamaz hale gelecek.

⏰ Elektrikli ve elektronik aletlerin bir kısmı, yapılacak elektromanyetik saldırı/darbe ile yanınca, hedef bölgedeki insanlar zamanda geriye gitmiş gibi olacaklar. Bir süre için de olsa daha ibtidai/ilkel tekniklerle/aletlerle yaşamak zorunda kalacaklar.

💣Dünyanın tabii/doğal manyetik alanına suni/yapay teknolojilerle darbe vurulması nedeniyle gökyüzünde ışık patlamaları, aydınlanmalar yaşanacak. Bazı hedef bölgelerde volkanlar patlayıp yeryüzüne dağılacak

🛏 Müslümanlar, yaşanan onca şok edici hadiseye rağmen tevekkül ve teslimiyet gösterebilirken, ateistler, gayr-i müslimler ise çok korkacaklar ve psikolojik olarak aşırı derecede sarsılacaklar.

🌚 Dünyanın tabii manyetik alanının düzenini bozmak suretiyle depreme sebep olunması ve birkaç kez gökte ışık patlamaları yaşanması sırasında bazı hedef bölgelerde yer yüzünün bazı kısımlarında da yanıklar oluşacak. Zan ediyorum ki yeşil çimenler bile yanıp kararacaklar.

🌧 Tabiatın dengesi ile oynanması neticesinde bir silsile halinde pek çok tabii/doğal sistemde değişiklikler yaşanması da kaçınılmaz olacak. Yağmur da bunun neticesi olarak bir tuhaf yağacak…

Ben bu güne kadar böyle bir şey yaşanacağını yazmamıştım. Şimdi yazıyorum ve rüya sahibi de okuyacak ve rüyası gerçekleşirken tam da burada yazdığım bu cümlelerimi hatırlayacak.

👨‍👩‍👧‍👧 Kısa sürede o kadar çok toplu ölüm olacak ve o kadar çok kişi ölecek ki sağ kalanlar “Bunca felaketlerden sonra ben hala nasıl sağ kaldım.” diyerek kendileri de şaşıracaklar.

Mehmet Fahri Sertkaya